Bu Yıl Umudun Korkuyu Yendiği 30 An
Değişim mümkündür, özellikle de insanlar bir araya gelerek harekete geçtiği zaman. Destek mektupları yazmaktan şirketlerin genel merkez binaları dışında kampanya yürütmeye, mültecileri evlerimize kabul etmekten yasaları olumlu yönde değiştirmeye kadar 2017 yılı boyunca umut birçok kez korkuya üstün geldi – ve bu sizin sayenizde oldu. İşte Uluslararası Af Örgütü destekçilerinin 2017’de bunu mümkün kıldığı 30 güzel an…
OCAK
Gambiya’nın önde gelen siyasetçilerinin cezaevinden serbest bırakılması için kampanya yürüttük.
Amadou Sanneh nihayet serbest bırakıldı
Gambiya’da muhalefet partisi üyeleri Amadou Sanneh, Malang Fatty ve kardeşi Alhagie Sambou Fatty, Uluslararası Af Örgütü destekçilerinin üç yıldan fazla sürdürdüğü kampanya sonunda nihayet serbest bırakıldı. “Uluslararası Af Örgütü’nün çalışmaları insanlar üzerinde etki yarattı,” diyen Amadou Sanneh, sözlerini şöyle sürdürdü: “Uluslararası Af Örgütü’nün desteği olmasaydı durum daha kötü olurdu… Bunun için minnettarım. Cezaevinde tutulan bizler, Uluslararası Af Örgütü’nün çalışmalarına teşekkür borçluyuz.”
Suriye’nin işkence cezaevi Saidnaya’da yaşananları gözler önüne seren dijital rapor
Uluslararası Af Örgütü’nün Saidnaya cezaevi hakkında eski mahkumların tanıklıklarına dayanarak hazırladığı interaktif dijital belgesel, yüzlerce kişinin bir daha görülmemek üzere tutulduğu bu utanç verici askeri cezaevinde yaşanan dehşetleri ilk kez gözler önüne serdi. Adaletin sağlanmasını güvence altına almak için Suriye’nin işkence cezaevinde işlenen suçları titizlikle belgelemekte karalıydık. Hazırladığımız belgesel, dijital belgelemede üstün başarısı nedeniyle Peabody-Facebook ödülüne layık görüldü ve medyada geniş yer buldu.
ŞUBAT
En uzun süre cezaevinde tutulan Özbekistanlı gazeteci nihayet serbest bırakıldı
©UNHCR/B. Heger
Muhammed Bekjanov, Özbekistan’da 17 yıl cezaevinde tutulduktan sonra serbest bırakıldı. Bekjanov, dünyanın en uzun süre cezaevinde tutulan gazetecilerinden biriydi. Uluslararası Af Örgütü’nün 2015 yılındaki Haklar İçin Yaz kampanyası çerçevesinde ve sonrasında tüm dünyadan 100.000’i aşkın kişi Bekjanov için özgürlük talep etti. Yalnızca Kanada’da 15.000’den fazla destekçi kampanyayı imzalayarak mektup yolladı ve Muhammed’e özgürlük tweet’leri attı.
Dadaab mülteci kampının kapatılması durduruldu
©UNHCR/B. Heger
Kenya hükümeti dünyanın en büyük mülteci kampı olan Dadaab kampını kapatmayı planladığını duyurduğunda Uluslararası Af Örgütü destekçileri hemen harekete geçerek Kenya yetkililerine Somalili mültecilerin zorla geri gönderilmesini durdurma ve alternatif çözümler üretme çağrısı yaptı. Şubat ayında, yerel sivil toplum örgütlerinin açtığı ve Uluslararası Af Örgütü’nün desteklediği davada Kenya Yüksek Mahkemesi, hükümetin kampı kapatma girişimini engelledi. Hatta hakimler, kararda Uluslararası Af Örgütü’nün yayımladığı rapora atıfta bulundu. Şimdi, Somalili mültecilerin zorla geri gönderilmesini durdurma ve Kenya ile uluslararası toplumun mültecilere sığınma sağlamak için alternatif çözümler üretmesini güvence altına alma çalışmaları sürüyor.
MART
Arjantin, düşük yapmanın suç olmadığını kabul etti
©Fernanda Doz Costa - Amnistía Internacional
Arjantin'de aktivistler, düşük yaptığı için sekiz yıl hapse mahkum edilen Belen'in serbest bırakılması için kampanyalar yürütüyor.
Yirmi yedi yaşındaki Belen, Arjantin’de bir devlet hastanesinde düşük yaptıktan sonra kürtaj karşıtı sert yasalar gereğince sekiz yıl hapis cezasına mahkum edildi. Belen zaten iki yıl tutuklu yargılanmıştı. Anayasa Mahkemesi’nde görülen temyiz süreci ve Uluslararası Af Örgütü ile iş birliği yapan kuruluşların yoğun olarak yürüttüğü kampanya sonrasında Belen beraat etti. Böylece ülkedeki insan hakları için ileriye doğru bir adım atılmış oldu.
Mektuplarınız Japonyalı aktivistte anlamlı bir iz bıraktı
64 yaşındaki Hiroji Yamashiro, çıkarıldığı ilk duruşmanın ertesi günü kefaletle serbest bırakıldı. Japonya’nın Takae kenti yakınlarında ABD Deniz Piyade Birliğine ait yeni bir yerleşkenin inşa edilmesine karşı çıkan protestolara katıldığı gerekçesiyle geçen yıl tutuklanan Hiroji, son derece sınırlayıcı koşullar altında ve ailesine erişimi olmaksızın beş ay boyunca gözaltında tutuldu. Hiroji’ye cesaret vermek için gönderdiğiniz 400’den fazla mektubu serbest bırakıldığında okuyabildi – bu nedenle, teşekkürler!
NİSAN
Apple kobalt izabe tesislerinin listesini yayımlayan ilk şirket oldu
Çocuk İşçiliği ile Mücadele gününde geçen yıl mektuplarınız, tweet’leriniz ve Apple mağazaları dışında gerçekleştirdiğiniz eylemler sayesinde Apple, tedarik zinciri incelemesinde uluslararası standartlara uygun tüm kobalt izabe tesislerinin listesini yayımlayan ilk şirket oldu. Hala yapılacak çok şey olsa da bu, kobalt tedarik zincirini daha şeffaf hale getirmek ve yaşanan insan hakları ihlallerinin üstesinden gelmek adına atılan ilk olumlu adımdı.
İrlanda, kürtaj reformunu yapmaya daha yaklaştı
İrlanda’nın sert kürtaj yasasını incelemek üzere oluşturulan komite, anayasa kurallarının kadınlar ve genç kızların kürtaja daha geniş ölçekte erişebilmelerine izin verecek şekilde değiştirilmesi yönünde oy kullandı. Yurttaşlar Kurulu’nun üçte ikisi, talep üzerine kürtaja erişim lehine oy verdi. Kurul’un tavsiyeleri şimdi Parlamento’ya iletilecek. Oylama, Uluslararası Af Örgütü İrlanda Şubesi’nin gerçekleştirdiği anket sonuçlarıyla örtüşüyor. Ankete göre İrlanda’da yaşayanların %80’i, kadın sağlığının ülkenin kürtaj yasalarında yapılacak reformların merkezinde olmasını talep ediyor. İrlanda’da kürtaj yaptırmak isteyen kadınların dayanmak zorunda kaldığı korkunç deneyimleri belgeleyen Uluslararası Af Örgütü, kürtaja erişimi sınırlayan yasanın kadınların haklarını birçok yönde ihlal ettiği sonucuna vardı.
Destekçilerin hızla harekete geçmesi İran ve ABD’de insanların hayatlarını kurtardı
İran yetkililerine yönelik imza kampanyalarına katılan ve tweet’ler atan binlerce kişi sayesinde İran’da en az iki kişinin hayatı kurtuldu. Hamid Ahmedi’nin gerçekleşmesi beklenen infazı Şubat ayında son anda durduruldu. Salar Shadizadi ise Nisan ayında infazdan kurtularak cezaevinden serbest bırakıldı. Her iki genç erkek de sırasıyla 17 ve 15 yaşlarındayken işledikleri suçlar nedeniyle ölüm cezasına mahkum edilmişti. ABD yetkilileri de Uluslararası Af Örgütü’nün destekçileri ile diğerlerinin baskısına karşı koyamayarak Ukrayna asıllı Ivan Teleguz’un ölüm cezasını, planlanan infaz gününe beş gün kala hafifletti. Teleguz’un avukatı, Uluslararası Af Örgütü’nün yaptığı çalışmanın “çok yüksek sayıda kişinin davadan haberdar olmasını ve yüksek sesle karşı çıkmasını sağladığını” söyledi. Teşekkürler!
MAYIS
Tayvan’da en yüksek yetkili mahkeme, evlilik eşitliği lehine karar verdi
Uluslararası Af Örgütü'nün "evet de" kampanyasına kediler bile katıldı
Tayvan, en yüksek yetkili mahkemenin evlilik eşitliğini onaylamasıyla birlikte Asya’da eşcinsel evlilikleri yasallaştıran ilk ülke olacak gibi görünüyor. Dünyanın 40 ülkesinden Uluslararası Af Örgütü destekçileri, evlilik teklifi şeklinde Tayvan’a “evet de” çağrıları yaparak destek mesajları gönderdi. Dünyanın her yerinden verilen desteği gösteren bu mesajlar, Uluslararası Af Örgütü Tayvan Şubesi ve bizi destekleyen yerel kuruluşların düzenlediği geniş katılımlı gösteri sırasında ekrana yansıtıldı. Tayvan hükümetinin kararı yasalaştırmak için iki yılı var. O kadar uzun sürmemesi için kampanyamıza hız vereceğiz.
Chelsea Manning serbest kaldı
Chelsea Manning, kendisine verilen 35 yıllık hapis cezasının dönemin ABD Başkanı Barack Obama tarafından Ocak ayında azaltılması üzerine 17 Mayıs’ta serbest kaldı. Manning, ABD ordusunun işlediği savaş suçu sayılabilecek suçlara ilişkin kanıtlar da dahil olmak üzere gizli bilgileri ifşa etmesi nedeniyle cezaevine konulmuştu. 2015’te Haklar İçin Yaz mektup kampanyamız çerçevesinde Manning’in serbest bırakılmasını talep eden iki yüz elli binden fazla kişi mektup yazdı. Uluslararası Af Örgütü için kaleme aldığı mektubunda Manning şöyle yazdı: “Adaletin, özgürlüğün, hakikatin ve insanlık onurunun yok sayıldığı her yerde insanları korumak için yaptıklarınızı destekliyorum.”
Peru, çevre hakları savunucuları için çok önemli bir karar aldı
©Raúl García Pereira/Amnesty International
Peru’da insan hakları savunucusu Maxima Acuna Atalaya’ya yönelik davanın bozulması, çevre hakları aktivistleri açısından büyük bir kazanım oldu. Toprak işgali gibi asılsız suçlamalarla yaklaşık beş yıl süren yargılamanın ardından Adalet Yüksek Mahkemesi, iddiaların temelsiz olduğuna karar verdi. Karar öncesinde Uluslararası Af Örgütü destekçilerinden 150.000’den fazla destek ve dayanışma mesajı toplandı. Çalışanlarımız, mektuplarla dolu kutuları Peru dağlarındaki evinde Maxima’ya teslim etti.
HAZİRAN
Üç Çinli emek aktivisti kefaletle serbest bırakıldı!
Huajian kentinde bulunan ayakkabı fabrikalarındaki çalışma koşullarını araştırdıkları sırada tutuklanan Hua Haifeng, Li Zhao ve Su Heng kefaletle serbest bırakıldı. Serbest bırakılmaları elbette iyi bir gelişme, ancak Çin yasalarına göre kefaletle serbest bırakılan davalılar çoğunlukla polisin yakın takibi altında tutuluyor. Uluslararası Af Örgütü durumu izlemeyi sürdürüyor. Hua Haifeng, “Tutuklu olduğum sırada Uluslararası Af Örgütü’nde bana desteğini ifade eden saygıdeğer tüm meslektaşlarıma teşekkürler. Ailemin daha kararlı olmasını sağlayan sizin desteğinizdi. Teşekkürler,” ifadelerini kullandı.
Cezaevindeki aktivistin hayat kurtarıcı tedaviye erişimi sağlandı
Suriyeli Kürt muhalif aktivist Suleiman Abdulmajid Oussou, Kamışlı’da bulunan Allaya cezaevinden 24 Haziran’da serbest bırakıldı. Oussou, Asayiş güçleri tarafından Mayıs ayında tutuklandı ve çok kötü koşullar altında tutuldu. Hayati tehlike taşıyan kalp sorunu nedeniyle tedavi görmek üzere serbest bırakıldı. Desteğiniz sayesinde Suleiman’a durumunun gerektirdiği tıbbi bakım sağlandı.
TEMMUZ
Çevre hakları aktivisti serbest bırakıldı
© Amnesty International (Photo: Selina Nelte)
Çevre hakları aktivisti Clovis Razafimalala, Madagaskar’ın gül ağaçları ve diğer doğal kaynakları üzerinde yapılan kaçakçılığı açığa çıkarmasıyla biliniyor. Clovis geçen Eylül ayında tutuklandı ve aslında katılmadığı bir gösteriyi düzenlemek ve katılmakla suçlandı. Sonraki 10 ayı parmaklıklar ardında geçirdi. Temmuz’da serbest bırakıldı ve isyan suçlamasından beraat etti. Fakat diğer iki suçu işlediğine karar verilerek beş yıl tecilli cezaya mahkum edildi. Uluslararası Af Örgütü bunun Clovis’e gözdağı verme ve Madagaskar’daki diğer çevre hakları aktivistlerini uyarma amacı taşıyan kasti bir girişim olduğu görüşünde. Uluslararası Af Örgütü’nün Haklar İçin Yaz kampanyasında ön plana çıkarılan Clovis’e yönelik suçlamaların düşürülmesi için çağrı yapmaya devam edeceğiz. Clovis, “Teşekkürler Uluslararası Af Örgütü. Siz olmasaydınız dışarıda olmazdım,” dedi.
Yayımladığımız rapor, şirketleri palm yağı bağlantılı ihlaller hakkında açıklama yapmaya zorladı
Palm Yağı Skandalı başlıklı raporumuz sonrasında Endonezya’da Wilmar şirketinin plantasyonlarında çalışan işçiler, çalışma koşulları ve bazı işçilerin çalışma sürelerinde iyileşmeler görmeye başladıklarını bildirdi. Hedefe bağlı olmayan günlük ücretler ödenmeye başlanan işçilerin ücretleri yaklaşık %25 oranında arttırıldı ve kadın işçilerin çoğu kalıcı hale getirildi. Bu iyileşmeler, Wilmar’ın ürettiği palm yağını satın alan beş şirkete – Colgate-Palmolive, Kellogg’s, Nestle, Procter & Gamble ve Unilever – yönelik bir hafta boyunca sürdürülen eylemler ve kampanyanın sonucunda gerçekleşti.
AĞUSTOS
Kampanya çalışmaları birçok kişinin serbest bırakılmasını sağladı
Dr Mudawi İbrahim
Ağustos ayında birçok kişi, dava süreçlerinde Uluslararası Af Örgütü destekçilerinin harekete geçmesi sonrasında serbest bırakıldı. Bu kişiler arasında Sudan Sosyal Kalkınma Örgütü kurucusu Dr Mudawi, Özbekistan hükümeti yetkilisi ve BM çalışanı Erkian Musaev ile Filistinli sirk sanatçısı Mohammad Abu Sakha da bulunuyor.
Şili’de kadın haklarında önemli bir kazanım elde edildi
Belirli şartlar altında kürtajı suç olmaktan çıkarmak, insan hakları ve Şili’nin her yerinde kadınlar ve kız çocuklarının korunması açısından bir kazanımdı. Karar, hamileliğin tecavüz veya ensest ilişki sonucu olması, hamile kadının hayatının tehlike altında olması ve ceninin ölümcül sakatlığının bulunması durumlarında Şili anayasasının güvenli kürtaja erişim sağladığını teyit ediyor. Uluslararası Af Örgütü Amerikalar Direktörü Erika Guevara-Rosas, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu zafer, Amerikaların her yerinde milyonlarca kadının verdiği mücadelenin bir kanıtıdır.”
Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC), çocuk işçiliğini 2025 yılına kadar ortadan kaldırma sözü verdi
KDC hükümeti, 2025 yılına kadar çocuk işçiliğini ortadan kaldırma ve 2016’da yayımladığımız Bunun İçin Ölüyoruz başlıklı raporda sunduğumuz tavsiyeleri uygulama sözü verdi. Rapor, KDC’nin güneyinde binlerce yetişkin ve çocuğun çalıştığı küçük ölçekli kobalt madenlerindeki tehlikeli ve sağlığa zararlı çalışma koşullarını ortaya çıkardı. Böylece KDC hükümeti ilk kez küçük ölçekli madencilikte çocuk işçiliği sorununu kabul etti – ve bu, kampanya ve savunuculuk çabalarımız sayesinde oldu.
EYLÜL
#Giveahome kampanyamız küresel ölçekte desteklendi
© Jose Cotto
Tüm dünyada mültecilerin yaşadığı insanlık krizine dikkat çekmek için 1.000’den fazla sanatçı, 60’tan fazla ülkede düzenlenen 300’ü aşkın konsere katılarak güçlü bir mesaj verdi: Evinizi mültecilere açın (#GiveaHome). Dünyanın her yerindeki mültecilere destek vermek üzere insanları birleştirmek amacı taşıyan bu inanılmaz girişimi hayata geçirmek için Sofar Sounds ile bir araya geldik. Kampanyaya katılan yeni ve bilinen sanatçılar arasında Ed Sheeran, Gregory Porter, Hot Chip, Jessie Ware ve Mashrou’ Leila da yer aldı.
Myanmar ordusunun işlediği ihlallerin denetimsiz kalmasını reddettik
Uydu görüntüleri, tanıklıklar, fotoğraflar ve videoları bir araya getiren araştırmalarımız, Myanmar ordusunun köy yakma politikaları ile etnik temizlik, hukuk dışı öldürmeler ve keyfi tutuklamalar da dahil olmak üzere sürekli tekrarlanan ağır ihlalleri belgeledi. Bangladeş sınırı boyunca insan öldürmeye yönelik kara mayınlarının kullanıldığını ilk doğrulayan bizdik. Şiddete son verilmesi, bütüncül bir silah ambargosu uygulanması ve insani yargım örgütleri ile BM İnceleme Misyonunun erişimine izin verilmesi çağrılarında bulunmak üzere yılmadan medya araçlarını kullanıyor, kampanya yürütüyor ve savunuculuk toplantıları gerçekleştiriyoruz. Sizin de desteğinizle sorumlulardan hesap sorulmasını sağlayacağız.
EKİM
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Direktörü serbest bırakıldı
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Direktörü İdil Eser'in de aralarında bulunduğu hak savunucularının serbest bırakılmasını sevinçle karşıladık. İdil, Türkiye’de insan hakları savunucularına yönelik şiddetli baskıların bir parçası olarak terörle bağlantılı gülünç suçlamalarla Temmuz ayında tutuklandı. Bu, İdil ve Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi’ndeki meslektaşları için uzun ve zorlu bir süreçti. Sergiledikleri dirayet ve kararlılık esin kaynağı oldu.
İdil, cezaevinden yazdığı bir mektupta, “ötekileştirilme ve yabancı düşmanlığının yükseldiği bir dünyada, Uluslararası Af Örgütü gibi kurumların öneminin daha da arttığını düşünüyorum,” dedi ve ekledi: “Davamızın hak örgütleri arasındaki dayanışmayı daha da güçlendirdiğini düşünüyorum ve buna seviniyorum.” Hareketin tüm aşamalarında yoğun çalışması ve kararlılığıyla bu sonucu elde etmemizi sağlayan herkese teşekkürler. Kendisi de tutuklu bulunan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç’ın yanı sıra adaletsiz şekilde cezaevinde tutulan diğer birçok kişi serbest bırakılana dek kampanyamızı sürdüreceğiz.
İbrahim Halawa’nın serbest bırakılması ses getiren bir zaferdi
İrlanda vatandaşı ve düşünce mahkumu İbrahim Halawa’nın serbest bırakılması, Mısır’da bir cezaevinde parmaklıklar ardında geçirdiği dört yıllık zorlu sürecin son bulmasıyla Halawa için kampanya yürütenler adına ses getiren bir zaferdi. Davaya ilişkin yaptığımız inceleme, yalnızca ifade ve toplanma özgürlüğü hakkını barışçıl biçimde kullanması nedeniyle Halawa’nın tutuklandığı ve keyfi gözaltında tutulduğu sonucuna vardı. Ailesi ve arkadaşlarıyla beraber Uluslararası Af Örgütü destekçilerinin yürüttüğü yoğun kampanya faaliyeti sayesinde İbrahim İrlanda’da sevdiklerine kavuştu. Halawa ailesi şunları dile getirdi: “Birçok harika insan İbrahim’in suçsuzluğuna inanmayı sürdürerek onun için kampanya yürüttü ve bize destek oldu.”
KASIM
Moritanyalı blog yazarına verilen ölüm cezası bozuldu
Blog yazarı Mohamed Ould Cheikh Mkhaïtir, Facebook’ta “dine hakaret” içerdiği iddia edilen bir paylaşımda bulunması nedeniyle kendisine verilen ölüm cezasını Nouadhibou Temyiz Mahkemesi’nin bozması üzerine serbest bırakıldı. Karar, Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Salil Shetty’nin başkanlık ettiği bir UAÖ heyetinin Moritanya’da insan haklarının durumuna ışık tutmak amacıyla geçen yıl ülkeye gerçekleştirdiği ziyareti sonrasında alındı.
Güçlü bir rapor yayımlayarak Shell’i hesap vermeye çağırdık
Shell, Cinayetlerin Suç Ortağı mı? başlıklı yeni raporumuz, Nijerya’nın Ogoliland bölgesinde 1990’larda yaşanan ağır insan hakları ihlallerinde Shell’in sorumluluğunu ortaya çıkarıyor. Raporda kullanılan kanıtlar, binlerce sayfalık şirket içi yazışmaların yanı sıra tanıkların ifadeleri, Uluslararası Af Örgütü’nün kendi arşiv belgeleri ve diğer kaynaklardan oluşuyor. Rapor Nijerya, Birleşik Krallık ve Hollanda yetkililerine Shell’in cezai sorumluluğu bulunup bulunmadığını belirlemek üzere soruşturma başlatmaları çağrısında bulunuyor. Yayımlanmasının hemen ardından raporumuz etki yarattı ve başsavcı dosyayı inceleyeceklerini duyurdu. Uluslararası Af Örgütü, insan hakları savunucusu Esther Kiobel’i Shell’den hesap sorma mücadelesinde etkin bir şekilde destekledi. Esther, Haziran ayında Hollanda’da Shell’e karşı çok önemli bir yasal girişimde bulunarak, Shell’i eşinin ve diğer sekiz Odoni erkeğin 1995’te Nijerya’da hukuk dışı öldürülmesinde suç ortaklığı yapmakla suçladı. Esther, hak ettiği cevapları alana dek mücadelemizi sürdüreceğiz.
Önde gelen sanayi şirketleri, raporlarımız sonrasında çocuk işçiliğiyle ilgili soruşturma başlattı
Geçen yıl yayımladığımız ve bilinen markaları Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ndeki (KDC) küçük ölçekli kobalt madenlerinde yaşanan insan hakları ihlalleriyle ilişkilendiren raporu bu yıl güncelleyerek yeni bir ilerleme raporu yayımladık. Çin’den Huayou Cobalt ve Almanya’dan BMW da dahil olmak üzere raporda adı geçen şirketler lansman etkinliğine katılarak, çalışmalarımızın markaları üzerindeki etkisiyle yakından ilgilendiklerini göstermiş oldu. Küresel maden fiyatlarını belirlemekle sorumlu kurumlardan biri olan London Metal Exchange, raporumuz sonrasında çocukların çıkardığı kobaltın Londra borsasında işlem görüp görmediğine ilişkin soruşturma başlattı ve üyelerinden satın alma uygulamaları sorumluları hakkında ayrıntılı bilgi vermelerini talep etti.
Norveçli gençler Taibeh ile dayanışma içinde olduklarını gösterdi
18 yaşındaki Taibeh Abbası (ortada), Norveç'te Abbasi ailesi ile dayanışma göstermek için büyük bir eylem düzenleyen arkadaşları ile birlikte.
Binlerce genç, daha önce hiç gitmediği Afganistan’a sınır dışı edilme korkusuyla yaşayan 18 yaşındaki Taibeh Abbasi ile dayanışma içinde olduklarını gösteren büyük bir gösteriye katıldı. Norveç hükümetine açık bir mesaj ilettiler: Taibeh gibi Afgan gençleri güvende tutun – 18 yaşına geldiklerinde ülkelerine geri dönmeye zorlamayın! Afganistan insanların güvenliği ve onurlarını güvence altına alacak kadar istikrarlı bir duruma gelene dek Norveç’e insanları bu ülkeye geri göndermeyi durdurma çağrısı yaptığımız kampanyaya katılmanızı istedik ve 100.000’den fazla imza topladık. Teşekkürler!
Paris’te dehşet verici yasadışı işkence aletlerinin satışını ortaya çıkardık
Uluslararası Af Örgütü araştırmacıları, Paris’te düzenlenen Milipol asker ve polis ekipmanları ticaret fuarında Çin şirketlerinin dikenli sopalar, elektro-şok veren ve toplumsal olaylara müdahale amacıyla kullanılan dikenli çatallar, elektro-şok yelekleri ve ayak bileklerine takılan ağır kelepçeler de dahil olmak üzere yaşadışı işkence aletlerini satışa çıkardığını gözler önüne serdi. AB’de işkence aletlerinin ithalatı ve ihracatı 2006 yılından beri yasak. Ayrıca AB, bu aletlerin ticaret fuarlarında tanıtılması ve sergilenmesini de 2016’da yasakladı. Duruma karşı hızla harekete geçerek bulgularımızı yayımladık. Aletlerin tanıtıldığı stant kapatıldı, yetkililer soruşturma başlattı ve küresel medya konuyu gündemine taşıdı.
ARALIK
Sözcükleriniz insanların hayatını değiştirdi
Edward Snowden Uluslararası Af Örgütü destekçilerinden kendisine ulaşan bir dayanışma mektubunu okuyor
Aralık ayına her yıl olduğu gibi Haklar İçin Yaz kampanyamız damgasını vuruyor – ve yine verdiğiniz destek inanılmaz boyutlara ulaşıyor. Örneğin geçen yıl 4.660.774 mektup, e-posta, tweet yazdınız. Mesajlarınız içinde hakları için yazdığımız sayısız kişinin hayatında fark yaratan dayanışma ifadeleri yer aldı. 2016’da Haklar İçin Yaz kampanyasıyla Amerikan Ulusal Güvenlik Teşkilatı’na ait bilgileri ifşa eden Edward Snowden’a destek olduk. “Sarsılmaz savunuculuğunuz ve desteğiniz için tevazu ile ve tüm kalbimle size teşekkür ederim,” diyen Edward’a, Uluslararası Af Örgütü’nün 110 ülkeden destekçileri 710.024 mesaj gönderdi!
Avustralya, evlilik eşitliği yasasını onayladı
Avustralya Parlamentosu, 2017 tarihli Evlilik Yasasında yapılan değişiklik önerisini kabul etti. Uluslararası Af Örgütü Avustralya Şubesi’nin Yeni Güney Galler LGBTİ+ Ağı Direktörü Lizzi Price, konu hakkında yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Bu, Avustralya için uzun zamandır beklenen tarihi bir an. Bu sonuç birçok insanın yoğun çalışması, kararlığı ve cesareti sayesinde elde edildi. LGBTİ+ Avustralyalılar, topluluk grupları, aktivistler ve ortaklaşan gruplar hareket geçti ve eşitlik adına durdurulamaz bir hareketi yüksek sesle inşa etti. Yalnızca bu bile kutlama yapmak için yeterli.”
Blog
- İnsanlığın geleceğini güvence altına almak için küresel olarak harekete geçmeliyiz
- 2024’ün ilk yarısında elde edilen insan hakları kazanımları
- Gazze'de acil bir ateşkes, uluslararası toplumun kendisini yeniden yaratması için bir zorunluluktur
- “Temas kurmak, güvenli alanlar yaratmak ve varoluşumuzu kutlamak için Trans Onur Yürüyüşü’ne ihtiyacımız var”
- Oyun Fransa için değişmiyor: Paris Olimpiyatları ve sporda başörtüsü yasağı
- Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın Yeri Galatasaray Meydanı’dır!
- Bölünmez Bütünün Bölünmez Bütün Mücadelesi
- İşgal Altındaki Filistin Topraklarında İsrail’in Apartheid Rejimi