Türkiye: Yetkililer, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde barışçıl protesto hakkını korumalı
8 Mart’ta binlerce kadın ve LGBTİ+, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı taleplerini dile getirmek üzere İstanbul’da ve Türkiye’nin diğer şehirlerinde barışçıl protesto hakkını kullanmaya hazırlanırken, Uluslararası Af Örgütü bir açıklama yayımlayarak yetkilileri barışçıl protesto hakkının korunması ve kolaylaştırılması konusundaki sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı. Bu kapsamda Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, İstanbul Valiliği’ne de bir mektup göndererek, barışçıl protesto hakkının korunmasına dair taleplerini iletti.
Türkiye’nin yasaları ve taraf olduğu uluslararası insan hakları hukukuna göre, devlet yetkilileri, barışçıl protestoları gözetmek, korumak ve kolaylaştırmakla yükümlüdür.
Ancak İstanbul’da 1 Mayıs protestoları, Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın haftalık buluşmaları, Onur Yürüyüşleri gibi 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşleri de uzun yıllardır resmi veya fiili yasaklarla engelleniyor, sembolik bir anlam taşıyan Taksim Meydanı protestolara kapatılıyor.
Yetkililer, önceki yıllarda emniyet güçlerinin barışçıl protestoculara yönelik uyguladığı şiddet ve keyfi gözaltıların tekrarlanmamasını sağlamalı ve 8 Mart protestolarına yönelik hukuka aykırı yasaklamalardan kaçınmalıdır.
Barışçıl protesto hakkının kullanımı, Türkiye Anayasası’nda da tanımlandığı üzere, hükümet yetkililerinin iznine tabi değildir. Devletler, barışçıl protestocuları koruma ve barışçıl protesto hakkının kullanımını kolaylaştırma konularında pozitif yükümlülüğe sahiptir.
Uluslararası Af Örgütü, yetkililere bu yükümlülükleri bir kez daha hatırlatarak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde başta İstanbul olmak üzere birçok şehirde düzenlenecek gelenekselleşmiş Feminist Gece Yürüyüşü ve diğer barışçıl protestoların güvence altına alınması için çağrıda bulunuyor.
Arka Plan
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, İstanbul Valiliği’nin ve Beyoğlu Kaymakamlığı’nın 8 Mart 2022 Feminist Gece Yürüyüşü’nü yasaklama kararlarını 2024 yılında iptal etti. Mahkeme, barışçıl protesto hakkının, düzenleyicilerin protestonun amacına en iyi hizmet edecek yeri seçme hakkını da içerdiğini ifade etti ve söz konusu yasakların, protestonun düzenleneceği mekânı seçme hakkı da dahil olmak üzere barışçıl toplanma hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Mahkemenin kararına rağmen, geçen yıl yine Beyoğlu Kaymakamlığı 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nün, Taksim Meydanı da dahil olmak üzere Beyoğlu ilçesindeki hiçbir meydan, cadde ve alanın toplantı ve gösteri yürüyüşü olarak belirlenmiş alanlardan olmadığı ve yapılması planlanan yürüyüşün “toplumsal duyarlılıklar nedeniyle toplumun bir kesiminde infial uyandırabileceği gerekçesiyle” yasaklandığını duyurdu.
Yetkililerin, hukuka aykırı yasak kararlarına, Taksim Meydanı ve civarının kapatılması, toplu taşımanın durdurulması, hukuka aykırı güç kullanımı ve keyfi gözaltı gibi uygulamalarına rağmen kadın hakları ve LGBTİ+ hakları savunucuları, 8 Mart’ta bir araya gelmeye devam ediyorlar. Yaratılmaya çalışılan caydırıcı etki karşısında barışçıl protesto haklarını kullanmaya ve toplumsal cinsiyet eşitliği taleplerini duyurmak için sokaklarda mücadeleyi sürdürüyorlar.
Basın Açıklamaları
- Dünya Kadınlar Günü: Tüm dünya toplumsal cinsiyet adaletine yönelik artan saldırılara direnmeli
- Lübnan: İsrail’in sağlık merkezlerine, ambulanslara ve sağlık ekiplerine yönelik saldırıları savaş suçu olarak soruşturulmalı
- Türkiye: İnsan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu’na yönelik temelsiz suçlamalar düşürülmeli
- Rusya/Ukrayna: Rusya esareti altındaki Ukraynalılara yönelik kötü muamele savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamındadır
- Türkiye: Taner Kılıç sekiz yıllık haksızlığın ardından hak savunucularına yönelik yeni bir baskı ortamında beraat etti
- Ukrayna/Rusya: Rusya’nın geniş çaplı işgalinin üçüncü yıldönümünde savaştan etkilenenler için adaletin sağlanması küresel bir öncelik olmalı
- Türkiye: Şebnem Korur Fincancı hakkında verilen beraat kararı tamamen temelsiz kovuşturmanın gerçekliğini ortaya koyuyor