Türkiye: Uluslararası Af Örgütü YK Başkanı’nın tutuklanması korkunç bir adaletsizliktir

Uluslararası Af Örgütü bugün yaptığı açıklamada, savcılığın Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Başkanı Taner Kılıç’ı “terör örgütü üyeliği” ile suçlama kararı vererek adaletle alay ettiğini ifade etti. Açıklamada Uluslararası Af Örgütü, Kılıç’ın tutuklanmasının geçen sene Temmuz ayındaki darbe girişiminin ardından Türkiye yetkililerinin uyguladığı baskının yıkıcı etkilerini gözler önüne serdiğini belirtti.  

İzmir’de 6 Haziran Salı günü 22 diğer avukatla birlikte Fethullah Gülen hareketi ile bağlantılı olduğu şüphesiyle gözaltına alınan Taner Kılıç, hükümetin uyguladığı yoğun baskının son mağduru oldu. Bugün gerçekleşen duruşmada, mahkeme Kılıç'ın “Fethullah Gülen Terör Örgütü” üyeliği suçlamasıyla tutuklu yargılanmasına karar verdi. Uluslararası Af Örgütü, Kılıç’ın derhal ve koşulsuz serbest bırakılmasını talep ediyor. 

Taner Kılıç’ın tutuklanmasına ilişkin bir açıklamada bulunan Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Salil Shetty, “Taner Kılıç ilkeli ve tutkulu bir insan hakları savunucusudur. Bugün aleyhinde yöneltilmiş olan suçlar tamamen asılsızdır. Bu suçlar, Türkiye hükümetinin kendisine düşman ve muhalif olarak algıladığı kişilerin peşinde sürdürdüğü çılgınca kovalamacanın ne kadar keyfi ve büyük çapta olduğunu ortaya koyuyor. Kılıç derhal serbest bırakılmalıdır ve hakkındaki suçlar düşürülmelidir” dedi.

Shetty açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü: “Taner’in tutuklanması sadece insan haklarına hiçbir şekilde itibar edilmediğini göstermekle kalmıyor, aynı zamanda insan haklarını savunanları hedef almaya yönelik bir isteği de gözler önüne seriyor. Türkiye'de ve tüm dünyada insan haklarına değer veren herkesi, aynı amaçlara hayatını adayan ve şimdi de uğrunda özgürlüğünü feda eden cesur bir insan hakları savunucusu için sesini yükseltmeye çağırıyoruz.” 

Dün aynı soruşturma kapsamında sekiz avukatın tutuklu yargılanmasına karar verilmiş, bir avukat ise adli kontrolle serbest bırakılmıştı. Taner Kılıç ile birlikte yedi avukat adliyeye sevk edildi ve haklarında çıkacak kararı bekliyorlardı. Altı avukat ise halen polis tarafından gözaltında tutuluyor.  

Yetkililer tarafından Taner Kılıç’ı Gülen hareketi ile ilişkilendiren tek iddia, yetkililerin “Fethullahçı Terör Örgütü” üyeleri tarafından kullanıldığını öne sürdüğü, güvenlikli bir cep telefonu mesajlaşma uygulaması olan Bylock’un Ağustos 2014’te telefonunda bulunduğudur.

Bu iddiayı destekleyen herhangi bir kanıt sunulmamıştır. Taner Kılıç bugüne kadar Bylock’u telefonuna indirmiş olduğunu veya kullandığını reddediyor. Hatta, son dönemde gerçekleşen gözaltılar ve yargılamalarla bağlantılı olarak, kamuoyuna geniş çapta yansıyana kadar uygulamanın adını dahi duymadığını belirtiyor.

Uluslararası Af Örgütü Salil Shetty, “Taner Kılıç ne Fethullah Gülen hareketinin bir destekçisi ne de bir mürididir; o bu hareketin Türkiye’deki rolünü her zaman eleştiren bir kişi olmuştur. Aleyhinde yöneltilen tek kanıt, doğru olsa bile, asla cezai bir fiile kanıt teşkil etmeyecek nitelikte olan güvenlikli bir iletişim platformu uygulamasının telefonunda bulunduğu iddiasıdır. Kılıç, böylesine zayıf ve yetersiz suçlamalara dayanarak yargılanmamalıdır” ifadelerini kullandı.

Shetty “Uluslararası Af Örgütü Taner’in serbest bırakılması için yorulmaksızın kampanyalarını sürdürecek, Türkiye’deki ve Türkiye hakkındaki çalışmalarına da kararlılıkla devam edecektir” diye sözlerine ekledi.

Polis 6 Haziran Salı günü, 2002 yılından beri çeşitli dönemlerde Uluslararası Af Örgütü Yönetim Kurulu’nda yer alan Taner Kılıç’ın önce İzmir'deki evine gelerek arama yaptı, ardından da ofisini aradı. Kılıç ve 22 avukat hakkında, “Fethullah Gülen Terör Örgütü”ne üye olduğundan şüphelenilen kişilere karşı başlatılan bir soruşturmayla ilişkili olarak bir gözaltı kararı çıkarıldı.  

Taner Kılıç’ın gözaltına alınması uluslararası kamuoyunda geniş bir yankı uyandırarak, ABD Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği, Almanya İnsan Hakları Sorumlusu, Danimarka Dışişleri Bakanı’nın yanı sıra çok sayıda uluslararası ve ulusal insan hakları kuruluşları tarafından kınandı.

Arka Plan

Taner Kılıç’a yönelik gözaltı, 15 Temmuz 2016’da gerçekleşen darbe girişiminin ardından Türkiye yetkilileri tarafından insan haklarına yönelik baskıların giderek arttığı bir ortamda gerçekleşti. Bu süre zarfında on binlerce kamu çalışanı ihraç edilirken, yüzlerce gazeteci ve basın çalışanı gözaltına alındı. Bunun yanı sıra, yüzlerce medya kuruluşu ve STK da kapatıldı.

Türkiye hükümeti darbe girişiminden halen ABD’de yaşayan  Fethullah Gülen’i sorumlu tutuyor ve geçen süre zarfında hareketini terör örgütü olarak ilan etmiş bulunuyor. Bu durum, darbe girişimiyle herhangi bir bağlantısı olmayan binlerce kişinin keyfi olarak tutuklanmasına yol açtı.

---

Bilgi almak için Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi basın sorumlusu Özgün Özçer ile bağlantıya geçebilirsiniz: [email protected]; + 90 531 105 42 67