Türkiye: Önde gelen dört insan hakları savunucusu hakkındaki temelsiz yargılamaya son verilmeli
Hak Savunucuları Davası’nda Uluslararası Af Örgütü’nün Onursal Başkanı Taner Kılıç, eski direktörü İdil Eser ve insan hakları savunucuları Özlem Dalkıran ve Günal Kurşun hakkında temelsiz terör suçlamalarından verilen mahkumiyet kararları Kasım 2022’de Yargıtay tarafından bozuldu. Yargıtay’ın bozma kararının ardından ilk derece mahkemesinde yeniden başlayan davanın ilk duruşması yarın İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Duruşma öncesinde bir açıklama yayımlayan Uluslararası Af Örgütü, hak savunucularının absürt suçlamalardan beraat ettirilmesi gerektiğini belirtti. Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks konu hakkındaki açıklamasında,
“Bu siyasi güdümlü yargılamaya son vermek mahkemenin elinde. Bu dava dört insan hakları savunucusunun hayatını kararttı ve Türkiye’nin adalet sisteminin kötücül doğasını ortaya koydu. Yöneltilen suçlamaları haklı gösterecek en küçük bir kanıt sunulmadan neredeyse artı yıl geçti; artık bu Kafkaesk komediye son vermenin ve Taner Kılıç, İdil Eser, Özlem Dalkıran ve Günal Kurşun’u beraat ettirmenin zamanı geldi” dedi.
Taner Kılıç Haziran 2017’de gözaltına alındı ve 14 aydan uzun süre cezaevinde tutuldu. Temmuz 2020’de “terör örgütü üyeliği”nden suçlu bulunarak altı yıl üç ay hapis cezasına mahkum edildi. İdil Eser, Özlem Dalkıran ve Günal Kurşun 2017’de üç aydan uzun süre tutuklu kaldı ve “terör örgütüne yardım etmek” suçlamasıyla 25’er ay hapis cezasına mahkum edildi.
Yargıtay, Kasım 2022’de, Taner Kılıç’ın cezasını “eksik araştırma” nedeniyle bozdu. İdil Eser, Özlem Dalkıran ve Günal Kurşun’un cezalarının ise “delil yetersizliği” nedeniyle bozulmasına karar verdi.
Geçen yıl Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Taner Kılıç’ın tutukluluğunun Kılıç’ın özgürlük ve güvenlik hakları ile ifade özgürlüğü hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Mahkeme, Türkiye yetkililerinin, Kılıç’ın özgürlüğünden yoksun bırakılmasını haklı çıkaracak “bir suç işlediğine dair makul şüphesi” olmadığını doğruladı. AİHM aynı zamanda, üç heyet üyesinden birinin Kılıç’a ceza verilmesine karşı çıktığını hatırlatarak, savcılığın sunduğu delillerin yetersizliği nedeniyle Taner Kılıç’ın beraat ettirilmesini istedi.
“Davada görülen 12 duruşma boyunca dört insan hakları aktivistine yöneltilen her bir suçlama, devletin kendi polis raporları da dahil sunulan belgelerle defalarca ve kapsamlı bir biçimde çürütüldü” diyen Nils Muižnieks sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Bu yargılamalar, Türkiye mahkemelerinin muhalif sesleri susturmak için nasıl silah haline getirildiğini gösteriyor. Bu da Türkiye’nin hak ve özgürlükler üzerindeki daha geniş çaplı baskılarının bir göstergesidir.”
Duruşma yarın 09.30’da İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Uluslararası Af Örgütü’nün Uluslararası Yönetim Kurulu ile Almanya Şubesi üyelerinin de aralarında bulunduğu bir heyet duruşmayı izlemek üzere mahkeme salonunda olacak.
Haberler
- Türkiye’deki Yüzlerce Eritreli Zorla Geri Gönderilme Riski Altında
- 22. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü Eylem Gözlem Raporu
- Hoşgeldin Onur Ayı: Fobilere Karşı Uçurtmalar Havaya
- “Deprem Ne Kadar Sürer?”: Uluslararası Af Örgütü’nden Şubat Depremlerinin yıldönümünde sergi ve söyleşi
- İran: Güvenlik güçleri “Kadın, Yaşam, Özgürlük” protestolarını cezasızlıkla bastırmak için tecavüz ve diğer türde cinsel şiddete başvurdu
- Rusya: “LGBT hareketini” aşırılık yanlısı olarak tanımlayan karar feci sonuçlar yaratacak
- Birleşik Krallık: Polis hafta sonu planlanan Gazze’de ateşkes yürüyüşünün yasaklanması yönündeki siyasi baskılara boyun eğmemeli
- Türkiye: Anayasa Mahkemesi’nin TİP Milletvekili Can Atalay için verdiği hak ihlali kararı ‘gecikmiş bir karar’