Türkiye: Barışçıl protestoculara yönelik hukuk dışı ve gelişigüzel saldırılar sona ermeli ve genel protesto yasakları derhal kaldırılmalıdır

Uluslararası Af Örgütü, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasına ve tutuklanmasına karşı protestoların yoğunlaştığı bugünlerde, bir açıklama yayımlayarak, Türkiye yetkililerinin, güvenlik güçlerinin barışçıl protestoculara karşı gereksiz ve gelişigüzel güç kullanımına son vermesi ve polis tarafından protestoculara karşı işlenen hukuka aykırı şiddet eylemlerini soruşturması gerektiğini belirtti.

Üç şehirdeki genel protesto yasağının 26 Mart'a kadar uzatılmasının ve yetkililerin, protestoların başladığı 19 Mart’tan bu yana bin 133 protestocunun gözaltına alındığını doğrulamasının ve yaralanma haberleri, sosyal medyanın kısıtlanması ile protestoları takip eden gazetecilerin ev baskınlarıyla gözaltına alınmasının ardından yapılan açıklamada, Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, konuyla ilgili şunları kaydetti: 

“Türkiye'de polisin barışçıl protestoculara yönelik gereksiz ve ayrım gözetmeyen güç kullanımı derhal durdurulmalıdır. Uluslararası Af Örgütü, çok sayıda olayın görüntülerini incelemiştir ve Türkiye yetkililerine, protestolara polis müdahalesi sırasında uluslararası insan hakları hukukuna ve standartlarına uymaları gerektiğini acilen hatırlatmaktadır. 

Uluslararası Af Örgütü, polisin barışçıl protestoculara karşı tamamen yersiz güç kullanımını gösteren görüntüleri incelemiştir. Bu görüntüler arasında dağılmaya çalışan, coplarla dövülen ve yerdeyken tekmelenen insanlar da bulunmaktadır. Barışçıl protestoculara yönelik biber gazı, göz yaşartıcı gaz ve tazyikli suyun gelişigüzel kullanımı ve bazen yüze ve vücudun üst kısmına yakın mesafeden ateşlenen, çok sayıda kişinin yaralanmasına ve hatta hastaneye kaldırılmasına neden olan plastik mermi kullanımı son derece şok edicidir. Bu hukuk dışı şiddet eylemleri derhal soruşturulmalı ve failler adalete teslim edilmelidir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en önemli rakiplerinden ve en sert eleştirmenlerinden biri olan Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından İstanbul'da başlayan ve ülkenin büyük bir bölümüne yayılan, büyük ölçüde barışçıl protestolara acımasız bir güçle karşılık verildi. 

Türkiye yetkililerinin, barışçıl toplanma hakkına saygı göstermesi ve bu hakkı koruması, genel protesto yasaklarını derhal kaldırması ve sadece ifade özgürlüğü ve barışçıl protesto haklarını kullandıkları için haksız ve keyfi olarak gözaltına alınan herkesi serbest bırakması büyük önem taşımaktadır.

Agnès Callamard
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri

Uluslararası Af Örgütü, Türkiye yetkililerine polisin güç kullanımının sıkı bir şekilde kontrol edilmesi gerektiğini hatırlatmaktadır. Örneğin, göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su, kişilere karşı daha az zararlı önlemlerle kontrol altına alınamayacak yaygın ve genel bir şiddet söz konusu olmadıkça asla kullanılmamalıdır. Bazı katılımcılar münferit şiddet eylemlerinde bulunsa bile (yani yaralanma veya ölümle ya da mala ciddi zararla sonuçlanması muhtemel güç kullanımı), bu durum tüm protestoyu barışçıl olmaktan çıkarmaz ve polisin tüm katılımcılara karşı ayrım gözetmeksizin güç kullanmasını asla haklı çıkarmaz.

24 Mart’ta gerçekleştirilen bir dizi ev baskınında, protestoları haberleştiren en az sekiz gazeteci gözaltına alındı. İnternet kullanıcılarının sosyal medya ve haber sitelerine erişimini kısıtlayan ve 42 saat süren bant daraltması yaşandı ve Twitter/X'te gazetecilerin, aktivistlerin ve muhaliflerin 700'den fazla hesabı engellendi. 

“İnternetin kısıtlanması ifade özgürlüğüne yönelik açık bir saldırıdır. Yetkililer, bu tür tedbirlere başvurmaktan kaçınmalıdır.  Sosyal medya şirketleri, yani X, Türkiye hükümetini eleştirenlerin hesaplarının erişime tekrar açılmasının sağlanması için derhal gerekli adımları atmalıdır” diyen Callamard, sözlerini şöyle sonlandırdı: 

“Türkiye yetkililerinin, barışçıl toplanma hakkına saygı göstermesi ve bu hakkı koruması, genel protesto yasaklarını derhal kaldırması ve sadece ifade özgürlüğü ve barışçıl protesto haklarını kullandıkları için haksız ve keyfi olarak gözaltına alınan herkesi serbest bırakması büyük önem taşımaktadır.”

Arka Plan

Bu sabah gözaltına alınan gazeteciler arasında Ali Onur Tosun, Bülent Kılıç, Zeynep Kuray, Yasin Akgül, Hayri Tunç, Kurtuluş Arı, Zişan Gür, Murat Kocabaş ve Barış İnce bulunuyor. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın aralarında Ekrem İmamoğlu ve İstanbul’un önde gelen iki belediye başkanının da olduğu 100'den fazla kişi hakkındaki gözaltı kararının ardından, 23 Mart’ta 48 kişi tutuklandı. 44 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu kapsamında ve “rüşvet alma, irtikap, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetme ve ihaleye fesat karıştırma" suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.