Suriye ile İlgili Kararsızlık Yeter - Dünyanın Harekete Geçmesi Gerekiyor

Uluslararası Af Örgütü Suriye Araştırmacısı Cilina Nasser

Küresel topluma Suriye hakkında kritik bir noktayı atlatması için son bir şans verildi. Bu şans kullanılmalıdır.

Dün Suriye’den gelen videoları izleyip duygulanmamak üstüne bir de uluslararası toplumun; Suriye’deki silahlı iç çatışma sırasında sivillerin katliamını sona erdirmek için tekrarlanan başarısızlıklarına öfke duymamak mümkün değil.

Videolar, Şam’ın dışındaki kasabalarda, çocuklar da dâhil olmak üzere birçok sivile yönelik kimyasal silah saldırıları iddiasının ölümcül etkilerini göstermektedir. Bu durum Suriye’deki olası savaş suçlarının ve insanlığa karşı işlenen suçların en son ürpertici göstergesidir.

Bu görüntülerin orijinalliğini doğrulamak ya da bu aşamada birini suçlamak zor olsa da; Uluslararası Af Örgütü, saldırıya maruz kalanların gösterdiği belirtilerin, kimyasal silahların kullanımından etkilenenlerin gösterdiği belirtilerle benzer olup olmadığını belirlemek için tıbbi ve diğer uzmanlarla iletişime geçti. Suriye'deki kuruluşlar ve bireyler de etkilenen bölgede insanların mevcut sağlık durumu hakkında daha fazla bilgi toplamak için bize yardımcı oluyor.

Suriye hükümeti kati bir şekilde saldırının sorumluluğunu reddetti. Ancak şimdiye kadar, daha önce gerçekleştirildiği iddia edilen kimyasal saldırıları araştırmak için bir kaç ay süren müzakerelerin ardından Şam’a daha yeni gelen BM ekibinin erişimine izin verme konusunda başarısız oldu. Bu durum, uluslararası toplumun Suriye ile ilgili tutumunun ne derece felce uğradığını açığa çıkarmaktadır.

Bu felç durumu, dün BM Güvenlik Konseyi’nin son derece acil bir toplantı isteğiyle “netlik” çağrısında bulunmasına sebep oldu ama soruşturma açılması çağrısı amacına ulaşamadı. Zaman azalıyor. BM ekibi derhal iddia edilen saldırının gerçekleştiği bölgeye erişime sahip olmalıdır, örnekleri toplamasına izin verilmeli, yok edilme riskiyle karşı karşıya olan kanıtları toplamalı, mağdur ve tanıklarla görüşmeli, hükümetin bombardımanı altında ve silahlı muhalif grupların kontrolünde olan bölgede güvenli bir şekilde çalışmalarını yürütmelidir.

Kimyasal silah kullanımı ile ilgili araştırmalar yapılıyorken, Saddam Hüseyin rejimi tarafından kullanılmasından bu yana en ölümcül kimyasal saldırı olabilecek bu durumun BM ekibi tarafından araştırılmaması çok garip olacaktır.

Saldırının arkasında kim olursa olsun, bir şey çok açık - uluslararası toplum sadece kınamak için değil aynı zamanda sorumluları adalete teslim etmek için de seferber olmalıdır.

Kimyasal silahların herhangi bir şekilde kullanımı, savaş suçuna ya da insanlığa karşı suça varabilir. Suriye, Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ni imzalamamış ya da kabul etmemiş bir avuç ülkeden biri olmasına rağmen -bu yasa bu tarz silahların kullanımını, üretimini, stoklanmamasını veya sevkiyatını yasaklar- bütün devletler her nerde işlenmiş olursa olsun uluslararası hukuk uyarınca suç sayılan bu suçların soruşturulması ve kovuşturmaya tabi tutulması konusunda sorumluluğu paylaşmıştır. Uluslararası ortak soruşturma ve kovuşturma ekiplerinin oluşturulması etkin tutuklama ve kovuşturma imkânlarını arttıracaktır. Sorumlulardan herhangi birinin yurt dışında güvenli sığınak bulma girişimleri olursa, evrensel yargı uyarınca tutuklanıp soruşturulmalıdırlar. BM Güvenlik Konseyi üyeleri bu çabaya rehberlik etmeli ve süreci hızlandırmalıdır.

Uluslararası topluma, Suriye'deki uluslararası insan hakları ve insancıl hukukun ağır ihlallerine yönelik etkisiz olan tepkilerini değiştirmeleri için son bir şans verildi - 100.000’den fazla kişi öldü, milyonlarcası yerinden edildi ve neredeyse iki milyon mülteci de kaçmak zorunda kaldı.

Uluslararası Af Örgütü BM Güvenlik Konseyi’ne Suriye'deki durumu Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne sevk etme konusunda defalarca çağrı yaptı – çatışmanın her tarafından ilgili kişileri sorumlu tutma sürecinin başlaması için. Biz Suriye ile kararsız olmanın ötesine geçtik. Siviller hedef gösterilmeye ve hedef gözetilmeden öldürülmeye devam ediliyor. Şimdi eylem zamanı.

Bu yazı http://news.uk.msn.com adresinde yayınlanmıştır.