Suriye: BM Güvenlik Konseyi, Doğu Guta’daki sivillere insani yardımın derhal ulaştırılmasını güvence altına almalıdır
Uluslararası Af Örgütü’nün BM Ofisi Direktörü Sherine Tadros bir açıklama yayımlayarak, Birleşmiş Milletler Güvelik Konseyi’nin (BMGK) Doğu Guta’ya insani yardımın erişiminin sağlanması ve kısmi ateşkes yapılması çağrısında bulunan gecikmeli kararı nihayet onayladığı haberlerine ilişkin şunları söyledi:
“Açlıktan ölmek üzere olan sivillerin hayatlarının kurtarılması için yardımın ulaştırılmasına izin verilmesi ve sivillerin kasıtlı olarak bombalanmaktan korunması için Güvenlik Konseyi kararı veya ateşkes gerekli olmamalı. Tüm bunlar zaten uluslararası insancıl hukukun gereğidir. Ancak madem ki bu karar nihayet alındı, Güvenlik Konseyi durumu takip etmeli ve sivillere yönelik saldırıların son bulması ile insani yardımın sınırsız erişiminin derhal sağlanmasını güvence altına almalıdır.”
“Güvenlik Konseyi üyeleri, altı yılı aşkın bir süre boyunca sorumluluklarından kaçındı ve Suriye’deki durumla bir ilgileri yokmuş gibi davrandı. İhlalleri sonlandırmak ve insani yardım erişimini güvence altına almak için gecikmeli olarak kabul edilen kararlar bile uygulamaya konulmadı. Konsey üyeleri bu karar ile önceki kararların insani yardım maddelerinin uygulanması için gerekli tüm önlemleri almalıdır.”
“Söz konusu karar doğru yönde atılmış bir adım olsa da meşru hedef listesinin uzunluğunun, savaşan tarafların sivillere ve sivil altyapıya yönelik gelişigüzel saldırılarını haklı göstermelerine çok fazla yer bırakmasından endişe ediyoruz.”
“Ateşkesin uygulanıp uygulanmamasından bağımsız olarak tüm taraflardan uluslararası insancıl hukuk gereğince sahip oldukları yükümlülüklere saygı göstermelerini talep ediyoruz. Suriye hükümeti ve Rusya, Doğu Guta’da sivilleri kasten bombalamaya ve okullar ile hastaneler de dahil olmak üzere sivil altyapıyı hedef almaya son vermelidir. Ayrıca, Doğu Guta’daki silahlı grupları Şam’a yönelik gelişigüzel bombardımanlarına son vermeye çağırıyoruz.”
“Doğu Guta üzerindeki kuşatma derhal kaldırılmalı, bölgede felaket boyutlarına varan insani duruma müdahale edebilmeleri için insani yardım örgütlerine sınırsız erişim sağlanmalı ve sivillere bölgeden ayrılabilmeleri için güvenli geçiş imkanı tanınmalıdır. Bu zulüm son bulmalı. Suriye’deki siviller açlığa ve tarifi mümkün olmayan acılara katlanmak zorunda bırakılmamalıdır,” diyen Tadros, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Suriye’deki durum Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınmalıdır. Suriye’deki kitlesel zulüm suçlarından sorumlu olan tüm tarafların adaletle yüzleşmesi insanlık adına hayati önem taşıyor.”
Haberler
- Türkiye’deki Yüzlerce Eritreli Zorla Geri Gönderilme Riski Altında
- 22. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü Eylem Gözlem Raporu
- Hoşgeldin Onur Ayı: Fobilere Karşı Uçurtmalar Havaya
- “Deprem Ne Kadar Sürer?”: Uluslararası Af Örgütü’nden Şubat Depremlerinin yıldönümünde sergi ve söyleşi
- İran: Güvenlik güçleri “Kadın, Yaşam, Özgürlük” protestolarını cezasızlıkla bastırmak için tecavüz ve diğer türde cinsel şiddete başvurdu
- Rusya: “LGBT hareketini” aşırılık yanlısı olarak tanımlayan karar feci sonuçlar yaratacak
- Birleşik Krallık: Polis hafta sonu planlanan Gazze’de ateşkes yürüyüşünün yasaklanması yönündeki siyasi baskılara boyun eğmemeli
- Türkiye: Anayasa Mahkemesi’nin TİP Milletvekili Can Atalay için verdiği hak ihlali kararı ‘gecikmiş bir karar’