Suriye: ABD öncülüğündeki koalisyon Rakka’da 1.600’ün üzerinde sivili öldürdü
- Uluslararası Af Örgütü ve Airwars işbirliği ile hazırlanan interaktif web sitesi, binlerce sivilin öldürüldüğünü belgeliyor
- Modern savaşlarda ölen sivillere ilişkin bugüne kadarki en kapsamlı araştırma yapıldı
- ABD, Birleşik Krallık ve Fransa güçleri sivil ölümlerin yalnızca yüzde 10’unu kabul edip, geri kalanını halen inkar ediyor
Uluslararası Af Örgütü ile uluslararası askeri faaliyetlerden kaynaklanan sivil kayıpları gözlemleyen ve kayıt altına alan Airwars, kendisini İslam Devleti (İD) olarak adlandıran silahlı grubun Suriye’nin Rakka şehrinden çıkartılması amacıyla yürütülen harekata ilişkin yeni veri projesini bugün yayınladı. UAÖ ve Airwars, Rakka’da çok sayıda sivilin ölümüne ve geniş çaplı yıkıma neden olan ABD öncülüğündeki koalisyonun iki yıldır sorumluluğunu inkar ettiğini ve buna bir son vermesi gerektiğini söyledi.
Söyleme Karşı Hakikat: ‘Tarihteki en isabetli hava harekatı’ nasıl Rakka’yı modern zamanların en çok zarar gören şehri haline getirdi? isimli interaktif web sitesi, modern çatışmalarda sivil ölümleri üzerine yapılan bugüne kadarki en kapsamlı araştırmadır. Yaklaşık iki yıllık araştırmaların bir araya getirildiği web sitesi, Haziran ile Ekim 2017 arasında, Rakka’da 1.600’ün üzerinde sivilin, ABD, Birleşik Krallık ve Fransa’nın gerçekleştirdiği binlerce hava saldırısı ile ABD’nin Koalisyon tarafından yürütülen askeri harekatın bir parçası olarak gerçekleştirdiği on binlerce topçu saldırısının doğrudan sonucu olarak hayatını kaybettiğini ortaya koyuyor.
Harekat başladığında neredeyse dört yıldır Rakka’yı kontrol altında tutan ve kendisini İslam Devleti (İD) olarak adlandıran silahlı örgüt, kendisine karşı çıkma cesareti gösteren herkesi işkenceye maruz bırakarak veya öldürerek savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işledi. UAÖ daha önce İD’in sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını, çıkış yollarına mayın döşediğini, hareket özgürlüğünü sınırlandırmak için kontrol noktaları kurduğunu ve kaçmaya çalışanları vurduğunu belgelemişti.
UAÖ Kriz Müdahale Kıdemli Danışmanı Donatella Rovera konu hakkında yaptığı açıklamada, “ABD öncülüğündeki Koalisyonun İD’yi Rakka’dan çıkartmak için yürüttüğü harekatta binlerce sivil öldürüldü veya yaralandı. İD’nin keskin nişancıları ve mayınları ise şehri bir ölüm tuzağına dönüştürdü. Hava bombardımanlarının birçoğunun yanlış yerlere isabet ettiği, on binlerce topçu saldırısının da gelişigüzel biçimde gerçekleştirildiği bir harekatta yüzlerce sivilin öldürülmesi ve yaralanması şaşırtıcı değil” dedi. Rovera, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Koalisyon güçleri Rakka’yı yerle bir etmiş olsalar da hakikati silemezler. UAÖ ve Airwars, Koalisyon güçlerine, Rakka harekatının neden olduğu çok sayıda sivil ölümü ve geniş çaplı yıkıma ilişkin inkarlarına son verme çağrısı yapmaktadır.”
Airwars Direktörü Chris Woods ise “Koalisyon, gelecekteki askeri harekatlarında sivillerin benzeri acılar çekmesinin önüne geçmek için Rakka’da neyin yanlış yapıldığını eksiksiz şekilde soruşturmalı ve hatalarından ders çıkarmalıdır” ifadelerine yer verdi.
Rakka’da sahada ve uzaktan yapılan araştırmalarda ileri teknolojiler kullanıldı
UAÖ ve Airwars bu araştırma için çeşitli veri akışlarını düzenledi ve çapraz doğrulama yaptı.
UAÖ araştırmacıları, savaşın şiddetli seyrettiği dönemde dört kez Rakka’ya gitti ve toplamda yaklaşık iki ayı sahada geçirdi. Araştırmacılar hava saldırılarının isabet ettiği 200’den fazla yerde zemin incelemesi yaptı ve saldırılardan hayatta kalanlar ve görgü tanıklarıyla 400’ün üzerinde görüşme gerçekleştirdi.
Ayrıca, UAÖ’nün “Saldırı Takipçileri” isimli yenilikçi projesi ile Rakka’da 11.000’den fazla yapının ne zaman yıkıldığı belirlendi. 124 ülkeden 3.000’in üzerinde dijital aktivist projeye katıldı ve toplamda 2 milyonun üzerinde uydu fotoğrafını inceledi. Dünyanın altı üniversitesinde faaliyet gösteren UAÖ Dijital Doğrulama Birimleri, savaş sırasında çekilen video görüntülerini analiz etti ve görüntülerin gerçekliğini kanıtladı.
Airwars ve UAÖ araştırmacıları, hem gerçek zamanda hem de savaş sonrasında, binlerce sosyal medya paylaşımı ve diğer materyalin de aralarında bulunduğu açık kaynaklı kanıtları inceledi. Koalisyonun hava saldırılarında öldürüldüğü öne sürülen 1.600’ün üzerinde sivile ilişkin bir veri tabanı oluşturuldu ve 1.000’in üzerinde mağdurun ismi belirlendi. UAÖ bu siviller arasından 641 kişiyi Rakka’da yerinde doğruladı. Sivillerin kalanıyla ilgili olarak ise çeşitli kaynaklardan edinilen güçlü bilgiler mevcut.
Hem UAÖ hem de Airwars, bulgularını sıklıkla ABD öncülüğündeki askeri Koalisyonla ve ABD, Birleşik Krallık ve Fransa hükümetleriyle paylaştı. Bunun sonucunda Koalisyon, bildirilen toplam sayının yaklaşık yüzde 10’unu, yani 159 sivili öldürdüğünü kabul ederken, geri kalanını “inandırıcı olmadığı” gerekçesiyle devamlı olarak göz ardı etti. Ancak bildirilen sivil kayıplar üzerine bugüne kadar kapsamlı bir soruşturma yapmamanın yanı sıra tanıklarla ve mağdurlarla da görüşmeler gerçekleştirmeyen Koalisyon, zemin incelemeleri yapmadığını kabul etti.
Sivillerin hikayeleri canlandırılıyor
Söyleme Karşı Hakikat, savaşı yaşayan ve savaşta ölen ailelerin hikayelerini canlandırıyor. Kullanıcıları şehirde bir yolculuğa çıkaran web sitesi onları mağdurlarla buluşturarak, tanıklıklarını duymalarını ve yıkılan evlerini ziyaret etmelerini sağlıyor. Fırat nehri üzerinde bombalanan köprülerden, stadyum yakınında büyük kısmı yok edilen eski şehir merkezine kadar hiçbir mahalle atlanmadı.
Holoscribe’ın yaratıcı ekibiyle birlikte geliştirilen interaktif web sitesi, Koalisyon’un bombardımanlarına yakalanan sivillerin durumuna ve yolculuğuna dikkat çekmek için fotoğrafları, videoları, 360-derece üç boyutlu deneyimleri, uydu görüntülerini, haritaları ve veri görselleştirmelerini birleştiriyor. Kullanıcılar, birçoğu şehir içinde bir yerden bir yere kaçtıktan sonra öldürülen siviller hakkındaki bilgileri de inceleyebiliyor.
Şehirdeki yapı blokları bütünüyle yerle bir edildi
Koalisyonun pervasızca gerçekleştirdiği ve sivillerin yakınında gelişigüzel denebilecek kadar yanlış yerlere isabet eden bombardımanları düşündüğümüzde Rakka’da çok sayıda sivilin ölmesi şaşırtıcı değil.
ABD’li bir askeri yetkili, harekat boyunca 30.000 top mermisi ateşlemekle övünmüştü. Dört ay boyunca, her altı dakikada bir saldırıya karşılık gelen bu sayı, Vietnam savaşından bu yana herhangi bir çatışmada kullanılan top mermisi sayısından daha fazla. Bilindiği üzere, hata payı 100 metrenin üzerinde olan güdümsüz toplar hedef gözetmiyor ve bu nedenle sivillerin yaşadığı yerlerde kullanılmaları gelişigüzel saldırı kapsamına giriyor.
İlk hedef alınan mahallelerden biri, Rakka’nın batısında deniz seviyesine yakın ve yoksul bir bölge olan Dara’iya mahallesiydi.
10 Haziran 2017 sabahında yaşadığı mahalle Koalisyon tarafından top mermisi yağmuruna tutulan dokuz yaşındaki Fatima, yarısı yıkılan evlerinin enkazında, üç kardeşini ve annesi Azize’yi saldırıda kaybettiğini anlattı. Fatima’nın ailesi sadece o gün o caddede öldürülen 16 sivil arasındaydı. Fatima sağ bacağını kaybetti, sol bacağı ise ağır yaralandı. Şu an hareket etmek için bir STK’nın verdiği tekerlekli sandalyeyi kullanan Fatima’nın tek isteği okula gitmek.
Bir anda aileler yok edildi
ABD, Birleşik Krallık ve Fransa güçleri de sivillerin yaşadığı mahallelere binlerce hava saldırısı gerçekleştirerek kitlesel sivil kayıplara yol açtılar.
25 Eylül 2017’de akşamın ilk saatlerinde meydana gelen trajik bir olayda, Koalisyonun gerçekleştirdiği hava saldırısı, Rakka’nın merkezindeki Harat El-Badu bölgesinde yer alan Maari okulunun yanında sivillerin yaşadığı beş katlı binayı tamamen yok etti. Binanın bodrumuna sığınan bir aile saldırı sırasında bodrumdaydı. 20 çocuğun da aralarında bulunduğu en az 32 sivil, yani neredeyse binadaki herkes öldürüldü. Bundan bir hafta sonra, önceki saldırıda öldürülenlerin yakınları da dahil olmak üzere 27 sivil daha yakındaki bir binanın yıkılmasına yol açan hava saldırısında öldürüldü.
25 Eylül saldırısından hayatta kalan Ayat Muhammed Jasem, saldırıda yıkılan evine bir yıl sonra geri döndüğünde kendisiyle görüşen televizyon ekibine şunları anlattı: “24 saat boyunca uçaklar bombalıyor, roketler düşüyordu. İD’nin keskin nişancıları her yerdeydi. Nefes bile alamıyordunuz.”
“Oğlumun gözlerimin önünde, enkazın içinde yanmış halde öldüğünü gördüm. Sevdiğim herkesi kaybettim. Dört çocuğumu, eşimi, annemi, kız kardeşimi, bütün ailemi. Amaçları sivilleri özgürleştirmek değil miydi? Güya bizi, çocuklarımızı kurtaracaklardı!”
Hesap verme zamanı
UAÖ’nün belgelediği vakaların birçoğu büyük olasılıkla uluslararası insancıl hukuku ihlal ediyor ve daha derin bir soruşturma yapılmasını gerektiriyor.
UAÖ ve Airwars gibi sivil toplum örgütleri ellerinden gelen tüm çabayı gösterseler bile Rakka’daki sivil ölümleri ve yaralanmalarını tüm boyutlarıyla soruşturabilecek kaynaklara sahip değil. Her iki örgüt de ABD öncülüğündeki Koalisyon üyelerine, uluslararası insancıl hukuk ihlalleri de dahil sivillere zarar verildiğine ilişkin tüm bilgileri etkili bir şekilde ve zaman kaybetmeksizin soruşturması için bağımsız ve tarafsız bir mekanizma kurmaları, bu soruşturma mekanizmasının edindiği bulguları da kamuoyuna açıklamaları çağrısında bulunuyor.
Başta ABD, Birleşik Krallık ve Fransa olmak üzere saldırıları gerçekleştiren Koalisyon üyeleri kullandıkları taktikler, belirli saldırı araçları ve yöntemleri ile hedef seçimlerinin yanı sıra saldırıların planlanma ve gerçekleştirilme aşamalarında alınan tedbirlere dair şeffaf olmalıdır.
Koalisyon üyeleri, mağdurların ve ailelerinin eksiksiz onarım ve tazminat almaları amacıyla bir fon oluşturmalıdır.
Basın Açıklamaları
- Türkiye: Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü yürüyüşüne getirilen yasak kaldırılmalı
- İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprağı: Netanyahu, Gallant ve El Masri kendilerine isnat edilen savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlardan ötürü UCM’de adalet önüne çıkarılmalı
- Ukrayna: Rusya’nın savaş suçu kapsamına giren saldırılarında çocuklar öldürülmeye ve yaralanmaya devam ediyor
- ABD, İsrail’in insani yardımları engellemesine karşılık ABD yasalarını uygulamıyor
- Türkiye: “Etki ajanı” olarak bilinen yasa teklifinin geri çekilmesi sivil toplum için önemli bir kazanım
- Küresel: FIFA 2034 Dünya Kupası adaylık sürecini durdurmalı ve 2030 için güvenilir bir insan hakları stratejisi talep etmeli
- COP29: Liderler adil iklim finansmanı sağlamayı ve fosil yakıtlardan tamamen uzaklaşmayı taahhüt etmeli
- Uluslararası Af Örgütü ABD Başkanlığına seçilen Trump’ın ikinci döneminde de insan haklarını savunacak