“Rusya yetkililerini bu kararı acilen gözden geçirmeye çağırıyoruz. Uluslararası toplum Rusya’daki LGBTİ+ topluluğuyla dayanışma içinde olmalı, bu baskıcı adımlara son verilmesini ve herkes için eşitlik, özgürlük ve adalet ilkelerinin korunmasını talep etmelidir.”

Rusya Yüksek Mahkemesi “kamuya açık uluslararası LGBT hareketi”ni aşırılık yanlısı olarak tanımlayan ve kamusal alanda gerçekleştirilen tüm LGBTİ+ faaliyetlerini fiilen yasaklayan bir karara imza attı. Uluslararası Af Örgütü Doğu Avrupa ve Orta Asya Direktörü Marie Struthers karara ilişkin açıklamasında şunları kaydetti:

“Bu utanç verici absürt karar, Rusya yetkililerinin LGBTİ+ topluluğuna karşı yürüttüğü politikalarda yeni bir aşamaya işaret ediyor. Karar, LGBTİ+ örgütlerine yönelik genel bir yasakla sonuçlanarak örgütlenme, ifade ve barışçıl toplanma özgürlüğü haklarının yanı sıra ayrımcılıktan muaf olma hakkının da geniş çaplı ihlallerine yol açabilir. Karar sayısız kişiyi etkileyecek ve tek kelimeyle feci sonuçlar yaratacaktır.”

“Kararın LGBTİ+ aktivistlerine yönelik zulme ve onlarca yıllık cesur ve özverili çalışmalarının boşa çıkarılmasına yol açacağı kuşkusuz. Aynı zamanda bu adım, Rusya genelinde LGBTİ+’lara karşı tamamen yeni boyutlarda bir şiddeti körükleme ve meşrulaştırma riski taşıyor” diyen Struthers sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Rusya yetkililerini bu kararı acilen gözden geçirmeye çağırıyoruz. Uluslararası toplum Rusya’daki LGBTİ+ topluluğuyla dayanışma içinde olmalı, bu baskıcı adımlara son verilmesini ve herkes için eşitlik, özgürlük ve adalet ilkelerinin korunmasını talep etmelidir.”

Arka Plan

Yüksek Mahkeme’nin kararı, tanımsız bırakılan “kamuya açık uluslararası LGBT hareketi”ni aşırılık yanlısı olarak kabul ediyor. Adalet Bakanlığı’nın kullandığı bu ifade görünüşe göre yerleşik, açıkça tanımlanmış bir grubu veya girişimi değil, LGBTİ+’ların insan haklarını savunan tüm aktivizm çalışmalarını ve hatta LGBTİ+ topluluğuyla her tür kamusal bağlantıyı hedef almaktadır. LGBTİ+ hareketini aşırılık yanlısı olarak tanımlamanın LGBTİ+ temalı faaliyetlere katılan, hatta LGBTİ+ topluluğuyla bilinen veya varsayılan bir bağlantısı olan herkes için ciddi hukuki sonuçları var. Ceza Kanunu’nun 282.2(2) Maddesine göre hareketin “katılımcıları” beş yıla, 282.2(1) ve 282.3 Maddelerine göre ise “organizatörleri” ve bağışçıları 10 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalabilir.

Aşırılık yanlısı olarak tanımlanmak, hareketin sembollerinin de yasaklanmasını getiriyor. İdari Kabahatler Kanunu Madde 20.3 uyarınca bu sembolleri sergilemek 15 güne kadar sözde idari tutukluluk, “kabahatin” tekrarı ise Ceza Kanunu Madde 282.4 uyarınca en fazla dört yıl hapis cezasıyla sonuçlanabilir.

“Aşırılık yanlısı” faaliyetlere katılma suçlamasıyla soruşturulan veya yargılanan kişilerin genellikle banka hesapları bloke ediliyor, istihdam ve diğer hakları kısıtlanıyor. Değişen sürelerle her kademede seçimlere katılma yasağı da buna dahildir.