Myanmar: Arakan saldırıları şiddetin tehlikeli bir şekilde tırmandığına işaret ediyor

Uluslararası Af Örgütü Güneydoğu Asya ve Pasifik Kampanyalar Direktör Yardımcısı Josef Benedict, Myanmar’da Arakanlı militanların gerçekleştirdiği ve aralarında 11 güvenlik görevlisinin bulunduğu 32 kişinin ölmesine neden olan saldırılara ilişkin şu açıklamayı yaptı:

"Bu saldırılar, özellikle son zamanlarda Arakan’daki gerilimlerin kaynama noktasına ulaşmasıyla birlikte şiddet seviyesinde tehlikeli bir tırmanıştır ve Arakan’daki sıradan insanları tehlikeye sokabilir. Tüm taraflara azami ihtiyat gösterme ve sıradan insanların, insan hakları ihlalleri ve istismarlarından korunmalarını güvence altına alma çağrısında bulunuyoruz."

"Bu suçlara ilişkin yürütülen soruşturma hızlı, kapsamlı, etkin ve uluslararası insan hakları standartlarına uygun olmalıdır. Yargılamaların tümü adil yargılama hakkına saygı göstermelidir ve hiçbiri ölüm cezası ile sonuçlanmamalıdır," diyen Benedict sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçen sene benzeri bir saldırıya cevaben ordu tarafından gerçekleştirilen ve güvenlik güçlerinin Arakanlıları öldürdüğü, insanlara işkence ve tecavüz ettiği ve köyleri bütünüyle yaktığı kötücül misillemenin bir tekrarına mahal verilemez. Hükümetin insanları korumakla yükümlü olması, nüfusun bir kesimine yönelik vahşet uygulamak üzere orduya açık çek veremez."

Josef Benedict konuya ilişkin sözlerini şöyle noktaladı: "Hükümetin, Arakan halkını bir şiddet ve yoksulluk döngüsünde mahsur bırakan uzun süreli ve sistematik ayrımcılığı ele almak üzere her türlü çabayı göstermesi çok önemli. İlk adım olarak yetkililer, Arakan Danışma Komisyonu’nun son dönemde hazırladığı raporda belirttiği önerileri uygulamak üzere harekete geçmeliler."

Arka Plan

Ekim 2016’da Arakanlı militanlar tarafından Arakan’ın kuzeyindeki polis merkezlerine gerçekleştirilen ölümcül saldırılardan sonra Myanmar yetkilileri, bölgede geniş kapsamlı güvenlik harekatları başlattılar. Uluslararası Af Örgütü, bu harekatlar sırasında, yasadışı infazlar, keyfi tutuklamalar, zorla kaybetmeler, işkence ve kötü muamele, tecavüz ve diğer cinsel saldırılar ile evlere ve özel mülkiyete zarar vermek de dahil olmak üzere Arakan halkını hedef alan çok çeşitli insan hakları ihlallerini belgeledi. Kurum, Myanmar güvenlik güçlerinin insanlığa karşı suçlar işlemiş olabileceği sonucuna vardı.