Mısır El Cezire Gazetecilerinin 'İntikam Güden' Alıkonulmasına Son Vermeli
Uluslararası Af Örgütü, üç El Cezire muhabirinin son duruşması öncesinde yaptığı açıklamada haberleri tahrif etmek ve yasa dışı ilen edilen Müslüman Kardeşler hareketiyle bağlatıları ile suçlanan üç muhabirin Mısır tarafından süregelen alıkonulmasının 'intikam güden' bir hareket olduğunu söyledi.
El Cezire İngilizce çalışanları Muhammed Adil Fehmi, Peter Greste ve Baher Muhammed, beş Mısırlı öğrenci ile birlikte yasaklanmış bir terör örgütüne -Müslüman Kardeşler- üye olmak ya da yardım etmekle suçlanıyor.
Dava bugün (10 Nisan'da) görülmeye devam edecek.
Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Hassiba Hadj Sahraoui, “Mısır yetkililerinin yaptığı sadece işlerini yaptıkları için gazetecileri intikam güden bir şekilde zulüme maruz bırakmak. Şu ana kadar Savcılık, muhabirleri mahkum edecek herhangi bir delil öne sürme konusunda başarısız oldu ve muhabirler yetkililerin Katar ile süregiden ihtilafında maşa oluyor gibi gözüküyor. Gerçek şu ki Muhammed Adil Fehmi, Peter Greste ve Baher Muhammed derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması gereken düşünce mahkumlarıdır" diye konuştu.
Muhabirler 29 Aralık 2013'ten bu yana alıkonulmuş durumda. Güvenlik güçleri Muhammed Adil Fehmi ve Peter Greste'yi Kahire'deki Marriott Hotel'de ve Baher Muhammed'i evinde tutukladı. Mısırlı beş öğrenci ise iki gün sonra tutuklandı.
31 Mart'taki son duruşmalarında hakim, tutuklanmaları sırasında güvenlik güçleri tarafından dövüldüklerini iddia etmeleri üzerine adli tıp uzmanlarına öğrencilerin üçünü inceleme emri vermişti.
Yetkililer Muhammed Adil Fehmi'nin tutuklanmasından günler önce omzundan aldığı bir yara ile ilgili yeterli tıbbi bakım görmesini de engelliyor.
Gazetecinin kolunda çatlamış bir kemik bulunuyor ve yeterli tıbbi bakım olmadığı ve katlandığı kötü cezaevi koşulları yüzünden durumu oldukça kötüleşti. Muhammed Adil Fehmi tutuklandıktan sonra bir aydan fazla süre aşırı güvenlikli Akrepler Cezaevi'nde kalmıştı.
Hassiba Hadj Sahraoui, "Bu dav,a yetkililerin halk desteği kazanmak için takındığı tavırdan başka bir şey değil. Bu saçmalık sona ermeli ve üç kişiye yönelik suçlamalar düşürülmeli" dedi.
Medyaya yönelik baskı
Dava, Mısır yetkililerinin El Cezaire haber ağına yönelik baskısı uygularken görülmeye başlandı. Yetkililer aynı zamanda Müslüman Kardeşler ve devrik Cumhurbaşkanın Muhammed Mursi'yi destekliyor gibi görünen medya kuruluşlarına da baskı uyguladı.
Yetkililer aynı zamanda El Cezire'nin merkezinin olduğu Katar ile Mısır arasındaki kötüleşen ilişkilerin zeminini de sonuna kadar kullandı.
Güvenlik Güçleri Muhammed Adil Fehmi ve Peter Greste'nin tutuklanmasını filme aldı ve video daha sonrasında Mısır televizyonlarında, açıkça onları lekelemek için, gösterildi.
Tutuklamalara karşı medya kuruluşlarından uluslararası çapta protesto geldi. Aynı zamanda 31 Ocak'ta Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği bir açıklama yaparak "El Cezire çalışanlarını sistematik bir şekilde hedef haline getirme" olarak adlettiği durum ve daha geniş çaplı olarak Mısır'da gazetecilerin ve medya çalışanlarının karşı karşıya kaldığı durum ile ilgili endişelerini dile getirdi.
Mart 2014'te Mısır'ın cumhurbaşkanı, Muhammed Fehmi ve Peter Greste'nin ailelerine bir mektup yazarak durumu çözmek için elinden geleni yapacağını söyledi. Fakat bu insanların çektikleri çilenin sona ereceğine dair en ufak bir işaret bulunmamakta. Davaya bakan hakim kefaletle serbest bırakılmalarını reddetti.
Hassiba Hadj Sahraoui, “Geçici cumhurbaşkanı Adil Masur, sadece yetkililerin anlatımlarını haberleştirirken onlara meydan okudukları için hedef olan gazeteciler ve aktivistlere yönelik bir göz korkutma kampanyasının başında. İfade hakkı üzerindeki bu keyfi kısıtlamalar Mısır'ın uluslararası insan hakları hukuku uyarınca sahip olduğu yükümlülükleri ihlali ediyor" dedi.
Mursi'nin devrilmesinden bu yana geçen dokuz ay içinde El Cezire, çalışanlarının güvenlik güçleri tarafından tutuklandığı ya da ofislerini bastığı birkaç olayı raporlamıştı.
Yetkililer 14 Ağustos 2013'te tutuklanan El Cezire Arapça muhabiri Abdullah El Şami'yi hala alıkoyuyor. Kendisi Ocak 2014'ün ortasından bu yana açlık grevinde. Gazeteci hem tutuklanırken hem de alıkonulduğu sırada güvenlik güçleri tarafından tacize uğradı.
İdari bir mahkeme 3 Eylül 2013'te Müslüman Kardeşler ve Mursi destekçisi olarak görülen üç diğer kanalla beraber El Cezire'nin Mısır Kanalı Mübaşir Misr'ı yasakladı.
Yetkililer muhalifler üzerinde daha geniş çaplı bir baskı oluşturmaya devam ediyor. Hem Müslüman Kardeşleri hem de destekçilerinin yanı sıra yetkililer ile ilgili eleştirel konuşan muhalif aktivistleri de hedef alıyorlar.
Haberler
- Türkiye’deki Yüzlerce Eritreli Zorla Geri Gönderilme Riski Altında
- 22. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü Eylem Gözlem Raporu
- Hoşgeldin Onur Ayı: Fobilere Karşı Uçurtmalar Havaya
- “Deprem Ne Kadar Sürer?”: Uluslararası Af Örgütü’nden Şubat Depremlerinin yıldönümünde sergi ve söyleşi
- İran: Güvenlik güçleri “Kadın, Yaşam, Özgürlük” protestolarını cezasızlıkla bastırmak için tecavüz ve diğer türde cinsel şiddete başvurdu
- Rusya: “LGBT hareketini” aşırılık yanlısı olarak tanımlayan karar feci sonuçlar yaratacak
- Birleşik Krallık: Polis hafta sonu planlanan Gazze’de ateşkes yürüyüşünün yasaklanması yönündeki siyasi baskılara boyun eğmemeli
- Türkiye: Anayasa Mahkemesi’nin TİP Milletvekili Can Atalay için verdiği hak ihlali kararı ‘gecikmiş bir karar’