Mısır: Acımasız baskı dalgasında yüzlerce kişi zorla kaybedildi ve işkenceye uğradı
Uluslararası Af Örgütü, Mısır'da yaşanan zorla kaybedilmeler ve işkenceler ile ilgili bir rapor hazırladı. Hazırlanan raporda, Mısır güvenlik güçlerinin son bir yılda muhalefeti bastırmak için yüzlerce kişiyi zorla kaybettiği ve işkenceden geçirdiği belirtildi.
Örgütün hazırladığı 'Resmen Yoksunuz: Terörle Mücadele Adına Zorla Kaybedilmiş ve İşkenceye Uğramış' isimli rapora göre bazıları 14 yaşındaki siyasi eylemciler ve protestocular geride hiçbir iz bırakmadan ortadan kayboldu. Birçoğunun ise aylarca gözaltında kaldığı ve tüm bu süre boyunca gözleri ve elleri bağlı halde tutuldukları ifade edildi.
Toplam 17 somut vakanın yer aldığı raporda, kaçırılan insanların aylarca 24 saat boyunca gözleri bantlı ve elleri kelepçeli şekilde gözaltında tutulduğuna yer verildi. Güvenlik güçlerinin tecavüz, kaba dayak ve elektroşok gibi işkence yöntemlerine başvurarak zorla ifade aldığı vurgulandı.
Uluslararası Af Örgütü'nün Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktörü Philip Luther, Cumhurbaşkanı Sisi ve Mart 2015'te göreve gelen İçişleri Bakanı Gaffar'ın zorla ortadan kaybetmeleri "devlet politikasının önemli bir enstrümanı" olarak kullandığını söyledi.
Uluslararası Af Örgütü Mısırlı sivil toplum kuruluşlarına dayandırdığı raporunda, günde ortalama üç ya da dört kişinin ortadan kaybolduğunu ve bu olayların özellikle Ulusal Güvenlik Kurumu'nun öncülüğündeki silahlı güvenlik güçleri evlere baskın yaptığında yaşandığını belirtti.
Luther ayrıca raporlarında güvenlik güçleri ve yargı arasındaki işbirliğini de ifşa ettiklerini söyledi.
Luther "yargının güvenlik güçlerinin bıraktığı izleri örtmek için yalan söylemeye hazır olduğunu veya işkence iddialarını araştırmadığını ve bu şekilde ağır insan hakları ihlallerinin suç ortakları haline geldiklerini" dile getirdi.
Raporda ele alınan vakalardan biri de 14 yaşındaki Mazen Muhammed Abdullah'ın yaşadıkları.
Abdullah'ın Kahire'deki evinden Ulusal Güvenlik Kurumu ajanları tarafından geçen Eylül'de gözaltına alındığı söyleniyor. Abdullah'ın Müslüman Kardeşler üyesi olma ve yasadışı gösterilere katılmakla suçlandığı belirtiliyor.
Mazen Abdullah sorgucuların, yalan itirafı "ezberletmek" için tahta bir sopayla kendisine tecavüz ettiklerini, cinsel organına ve vücudunun diğer noktalarına elektrik verdiklerini ve ifadesini değiştirmesi halinde ailesini tutuklama tehdidinde bulunduklarını söylüyor.
Abdullah savcı tarafından sorgulandığında yalan itirafını değiştirdiğini ancak buna karşın resmen suçlandığını ve tutuksuz yargılanmak üzere gözaltından 31 Ocak'ta salıverildiğini anlatıyor.
Uluslararası Af Örgütü'nün raporunda İtalyan öğrenci Giulio Regeni'nin ölümünden de bahsediliyor.
28 yaşındaki doktora öğrencisi Regeni, Kahire'nin dışında bir yol kenarında ölü bulunmuştu.
Regeni'nin cesedinde işkence izleri vardı. Mısır hükümeti Regeni'nin ölümüyle hiçbir ilgileri bulunmadığını savundu. Ancak Uluslararası Af Örgütü'nün raporunda Regeni ve gözaltında ölen Mısırlıların vücutlarındaki yaralarda "çok açık benzerlikle" olduğunu vurgulanıyor.
Raporun tamamına ulaşmak için lütfen tıklayınız.
Haberler
- Türkiye’deki Yüzlerce Eritreli Zorla Geri Gönderilme Riski Altında
- 22. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü Eylem Gözlem Raporu
- Hoşgeldin Onur Ayı: Fobilere Karşı Uçurtmalar Havaya
- “Deprem Ne Kadar Sürer?”: Uluslararası Af Örgütü’nden Şubat Depremlerinin yıldönümünde sergi ve söyleşi
- İran: Güvenlik güçleri “Kadın, Yaşam, Özgürlük” protestolarını cezasızlıkla bastırmak için tecavüz ve diğer türde cinsel şiddete başvurdu
- Rusya: “LGBT hareketini” aşırılık yanlısı olarak tanımlayan karar feci sonuçlar yaratacak
- Birleşik Krallık: Polis hafta sonu planlanan Gazze’de ateşkes yürüyüşünün yasaklanması yönündeki siyasi baskılara boyun eğmemeli
- Türkiye: Anayasa Mahkemesi’nin TİP Milletvekili Can Atalay için verdiği hak ihlali kararı ‘gecikmiş bir karar’