İtalya/Malta: Limanları kapatarak mülteci ve göçmenlerin hayatlarıyla oynamaya son verilmeli
İtalya ve Malta yetkililerinin, SOS Mediterranee isimli insani yardım örgütüne ait olan ve içinde 73 çocuk da dahil olmak üzere 141 kişinin bulunduğu Aquarius MV isimli kurtarma gemisine limanlarını kapatması üzerine Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) Kıdemli Göç Kampanyacısı Maria Serrano bir açıklamada bulundu:
“Avrupa hükümetleri insanların hayatıyla oynamaya son vermelidir. İtalya ve Malta’nın mülteci ve göçmenlerin limanlarına çıkmasını utanç verici bir şekilde engellemesi tek kelimeyle zalimliktir. Hükümetlerinin onları koruma yükümlülüğünü utanmazca üstünden atması nedeniyle tehlikeli yolculuklara ve Libya’daki insanlık dışı koşullara göğüs geren bu insanlar denizde mahsur kaldı” dedi.
“Aquarius’un denizde yol alırken bayrağını taşıdığı Cebelitarık Boğazı’nın denizdeki hayat kurtarıcı arama ve kurtarma çalışmalarını engellemek üzere tasarlanmış bürokratik bir manevrayla geminin kaydını sona erdirmekle tehdit etmesi de aynı ölçüde kaygı vericidir. STK’ların denizde hayat kurtarmak için yılmadan gösterdiği çabalar, engellenmek veya cezalandırılmak yerine takdir edilmelidir” diyen Serrano, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Avrupa liderlerine, hayatta kalanların en yakın güvenli limana zaman kaybetmeksizin çıkmasını sağlayacak, deniz hukukunu ve Akdeniz’de hayat kurtarmanın önceliğini koruyacak, öngörülebilir ve güvenilir bir arama ve kurtarma sistemi üzerinde derhal uzlaşmaları çağrısında bulunuyoruz. Sahil Devletleri limanlarını denizden kurtarılan kişilere açık tutmalı, diğer Avrupa hükümetleri ise sığınmacıları ülkelerine alıp sığınma başvurularını değerlendirme sorumluluğunu paylaşmalıdır.”
Arka Plan
UAÖ’nün geçen hafta yayımladığı ‘İki Yaka Arasında: Avrupa, mültecileri ve göçmenleri Orta Akdeniz’de yüzüstü bırakıyor’başlıklı brifing, yalnızca Haziran ve Temmuz 2018’de 721 kişinin denizde ölmesine yol açan politikaların yıkıcı etkilerini ortaya koyuyor.
İtalya’nın insanları günlerce denizde mahsur bırakan yeni politikalarının da altını çizen brifing, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin mültecileri ve göçmenleri korkunç ihlallere ve istismara uğradıkları Libya’da tutmak için nasıl işbirliği yaptıklarını inceliyor.
Karaya çıkma sürecindeki lüzumsuz gecikmeler –yaralılar, hamile kadınlar, işkenceden hayatta kalanlar, deniz kazaları nedeniyle travma yaşayanlar ve kimsesiz çocuklar da dahil olmak üzere – acil yardıma ihtiyaç duyan insanları günlerce denizde beklemek zorunda bıraktı.
Haberler
- Türkiye’deki Yüzlerce Eritreli Zorla Geri Gönderilme Riski Altında
- 22. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü Eylem Gözlem Raporu
- Hoşgeldin Onur Ayı: Fobilere Karşı Uçurtmalar Havaya
- “Deprem Ne Kadar Sürer?”: Uluslararası Af Örgütü’nden Şubat Depremlerinin yıldönümünde sergi ve söyleşi
- İran: Güvenlik güçleri “Kadın, Yaşam, Özgürlük” protestolarını cezasızlıkla bastırmak için tecavüz ve diğer türde cinsel şiddete başvurdu
- Rusya: “LGBT hareketini” aşırılık yanlısı olarak tanımlayan karar feci sonuçlar yaratacak
- Birleşik Krallık: Polis hafta sonu planlanan Gazze’de ateşkes yürüyüşünün yasaklanması yönündeki siyasi baskılara boyun eğmemeli
- Türkiye: Anayasa Mahkemesi’nin TİP Milletvekili Can Atalay için verdiği hak ihlali kararı ‘gecikmiş bir karar’