İsrail/İşgal Altındaki Filistin Toprağı: İsrail Kuzey Gazze’deki son ‘tahliye’ emirlerini iptal etmeli ve acilen engelsiz insani yardım erişimine izin vermeli

Kuzey Gazze’de kuşatma altında mahsur kalan sivillerin akıbetine ilişkin kaygılar artarken, Uluslararası Af Örgütü bir açıklama yayımlayarak, İsrail yetkililerinin son haftalarda bölge sakinleri için yayımladığı zalimane ve hukuka aykırı ‘tahliye’ emirlerini -bu, İsrail’in yerinden etme yerine kullandığı bir sözcük haline gelmiştir- iptal etmesi ve bölgeye gıda ve yakıt dahil temel malzemelerin engelsiz girişine acilen izin vermesi gerektiğini belirtti.

Son günlerde, işgal altındaki Gazze Şeridi genelinde sivil can kayıpları artmaya devam etti ve İsrail’in özellikle Kuzey Gazze valiliğindeki ölümcül hava saldırılarının ardından tüyler ürpertici görüntüler ortaya çıktı. Siviller, sivil halkın hayatta kalabilmesi için elzem olan gıda ve temiz su gibi temel malzemelere erişimleri olmadan İsrail’in aralıksız bombardımanına ve top ateşine maruz kalıyor.

İsrail ordusu, Kuzey Gazze valiliğinden başlayarak Gazze Nehri’nin kuzeyindeki bölgede yaşayan sivil halkı topyekun güneye doğru zorla yerinden etme çabalarını artırdı. Evleri ve sokakları durmadan bombalanan ve top ateşi altında kalan sivilleri açlık ile yerinden edilme arasında tercih yapmaya zorluyor.

Heba Morayef
Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Direktörü

İsrail ordusunun 7, 10 ve 12 Ekim tarihlerinde Kuzey Gazze bölgesindeki şehirlere ve kamplara yönelik yayımladığı son ‘tahliye’ emirleri ve bölgedeki sıkılaşan kuşatma, Ekim 2023’ten bu yana Gazze Nehri’nin kuzeyindeki bölgede yaşayan sivillerin art arda maruz kaldığı felaketleri korkunç bir biçimde artırıyor.

Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Direktörü Heba Morayef konu hakkındaki açıklamasında, “İsrail ordusu, Kuzey Gazze valiliğinden başlayarak Gazze Nehri’nin kuzeyindeki bölgede yaşayan sivil halkı topyekun güneye doğru zorla yerinden etme çabalarını artırdı. Evleri ve sokakları durmadan bombalanan ve top ateşi altında kalan sivilleri açlık ile yerinden edilme arasında tercih yapmaya zorluyor” dedi. Morayef sözlerini şöyle sürdürdü:

“İsrail sivilleri zorla yerinden etmek ve sivil yaşamı ortadan kaldırmak için kuşatma, açlık ve katliam suçlarını kullanırken dünya bu duruma seyirci kalmaya son vermeli. Bu emirler iptal edilmelidir ve tüm taraflar Gazze’deki sivilleri bir yıldan uzun süredir perişan eden ızdırabı durdurmak için acilen ateşkes yapmalıdır.”

Bir yıl önce, 12 Ekim 2023 tarihinde, Gazze Nehri’nin kuzeyinde yaşayan tahmini 1,1 milyon Filistinli hukuka aykırı bir kitlesel ‘tahliye’ emriyle karşılaştı ve yüz binlerce kişi güvenlik arayışıyla güneye kaçmaya zorlandı. Aylarca, Gazze Nehri’nin kuzeyinde kalan yüz binlerce kişinin Şeridin kalanıyla bağlantısı, İsrail’in güçlendirilmiş askeri bölgesi nedeniyle kesildi. Aralık 2023’te, dünyanın açlık konusunda önde gelen uzmanları bu bölgede açlığın bilhassa yaygın ve şiddetli olduğunu bildirirken, İsrail yetkilileri bölgeye insani yardım erişimini pek çok kez geciktirdi ve engelledi. Son günlerde İsrail ordusunun bölgedeki kuşatmayı sıkılaştırması üzerine durum daha da kritik bir hâl aldı. Kuzeyde kısmen işleyen hastanelerin üçü de -Kemal Advan, El Avde ve Endonezya hastaneleri- ‘tahliye’ emirleriyle karşı karşıya.

“Ölüm ve tahribatla geçen bir yıldan sonra Kuzey Gazze’deki doktorlardan her gün çok sayıda amputasyon [uzuv kesme] işlemi gerçekleştirmek zorunda kaldıklarını veya kuşatma altında mahsur kalan ailelerden tanınmayacak durumdaki onlarca cesedin sokaklara saçıldığını ya da insanların aralıksız bombardımanın ortasında yakınlarının cenazelerini defnedemediğini duymak kahredicidir. Cebaliye mülteci kampından gelen görüntüler bilhassa korkunç. Kampın sakinleri bir haftadan uzun bir süredir, her yanda uçan dronlar tarafından vurulma korkusuyla bir paket un aramak için bile evlerinden çıkamıyor. Akla hayale sığmayan ise uluslararası toplumun bu vahşetin sürmesine ve tekrar tekrar meydana gelmesine nasıl izin verebildiğidir” diyen Morayef şöyle devam etti:
“UAD Gazze’de gerçek bir soykırım riski olduğu uyarısı yaptığından bu yana dokuz ay geçti; ancak İsrail yetkilileri hâlâ mahkemenin alınmasına hükmettiği geçici tedbirleri ihlal etmeye devam ediyor.”

Dünya liderleri, son bir yıldır tanıklık ettiğimiz benzersiz ızdırabın hafifletilmesi için acilen ateşkes istemelidir. İsrail, ABD gibi devletlerden gelen silah transferlerinin de yardımıyla Gazze’deki yıkıcı gidişatı, tamamen cezasız kalarak sürdürmek konusunda cesaretlendirildi.

Heba Morayef sözlerini şöyle sonlandırdı: “Acilen ateşkes ilan edilmesinin ve İsrail’in Gazze’deki acımasız ve insanlık dışı ablukası ile kuzeydeki kuşatmasına son verilmesinin yanı sıra İsrail, bağımsız gözlemcilerin tüm saldırıları araştırmak üzere Gazze’ye derhal erişebilmesine izin vermelidir. Son bir yıldır Gazze halkına karşı başlatılan yıkımdan ötürü hesap sorulmalıdır.”

Arka Plan

Gazze Nehri’nin kuzeyinde, Kuzey Gazze ve Gazze valiliklerinden oluşan bölgede hâlâ yaklaşık 400 bin sivil yaşıyor. Bu sayı, Ekim 2023 öncesine göre bölge nüfusunun üçte birinden biraz fazlasına karşılık gelmektedir. Kalanlar, ağır bombardıman ve tahribatın yanı sıra, insanların hayvan yemi yemek zorunda kaldığı, hastanelerin ise yakıt yokluğu nedeniyle hastaları tedavi edemediği Şubat ve Mart aylarında korkunç seviyelere ulaşan, İsrail tarafından tasarlanmış gıda acil durumuyla baş etmeye çalışıyor. Uluslararası tepkilerin ardından Gazze Nehri’nin kuzeyine erişim 2024 yılı ortalarında az da olsa düzelmişti ancak İsrail bir kez daha sivillerin hayat kurtarıcı yardımlara erişimi kesmiş durumda.