İsrail / İşgal Altındaki Filistin Toprakları: ABD’nin ateşkes çağrısına yönelik veto kararı sarsıcı ölü sayıları karşısında sivillerin çektiği acılara karşı katı bir umursamazlığın göstergesi
“BM Güvenlik Konseyi'nin kitlesel sivil katliamını durdurmaya yönelik anlamlı eylemini engellemeye devam etmenin hiçbir gerekçesi olamaz. Veto hakkının kullanılması ahlaki açıdan savunulamaz ve bu durum ABD'nin vahşet suçlarını önleme ve uluslararası hukuku destekleme görevinin ihmalidir. ABD, Gazze'deki kitlesel insani acıya son verecek, rehinelerin geri dönmesine yardımcı olacak ve bölgede artan gerilimi yatıştıracak ateşkesin kabul edilmesini engellemenin yanı sıra, İsrail hükümetine, geniş ailelerin toplu öldürülmesine yol açan ABD yapımı mühimmatların gönderimine devam ediyor.”
ABD'nin İşgal Altındaki Filistin Toprakları ve İsrail'de derhal ateşkes çağrısında bulunan BM Güvenlik Konseyi karar taslağını veto etmesine yönelik Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard şunları söyledi:
“ABD, bu kararı veto ederek, işgal altındaki Gazze Şeridi'nde yaşanan sarsıcı ölü sayısı, kapsamlı yıkım ve benzeri görülmemiş insani felaket karşısında sivillerin çektiği acılara katı bir umursamazlık sergiledi. ABD, veto hakkını küstahça ve bir silah haline getirerek BM Güvenlik Konseyi'ni sindirmek için kullandı; bu da onun güvenilirliğini ve uluslararası barış ve güvenliği koruma görevini yerine getirme yeteneğini daha da zayıflattı.”
“BM Güvenlik Konseyi'nin kitlesel sivil katliamını durdurmaya yönelik anlamlı eylemini engellemeye devam etmenin hiçbir gerekçesi olamaz. Veto hakkının kullanılması ahlaki açıdan savunulamaz ve bu durum ABD'nin vahşet suçlarını önleme ve uluslararası hukuku destekleme görevinin ihmalidir. ABD, Gazze'deki kitlesel insani acıya son verecek, rehinelerin geri dönmesine yardımcı olacak ve bölgede artan gerilimi yatıştıracak ateşkesin kabul edilmesini engellemenin yanı sıra, İsrail hükümetine, geniş ailelerin toplu öldürülmesine yol açan ABD yapımı mühimmatların gönderimine devam ediyor.” şeklinde konuşan Agnès Callamard sözlerini şöyle sürdürdü:
“Veto eden tek devlet olarak ABD'nin dünyanın çoğundan ve kendi nüfusunun büyük bir kısmından izole olduğu açık. Küresel liderlikten tam bir yoksunluk sergiliyor ve bu anın tarihsel önemini anlamakta başarısız oluyor. ABD, kurallara dayalı bir uluslararası düzeni desteklediğini iddia ediyor, ancak onun küstah çifte standartları ve uluslararası hukuku hiçe saymasının, bu korkunç durumun çok daha ötesine uzanan yansımaları var. Gazze'deki felaket, çatışmalarda sivillerin korunmasına yönelik zaten zayıflamış olan uluslararası sistemi daha da zayıflatıyor.”
“10 milyondan fazla insanın oluşturduğu bir hareket olarak, dünyanın dört bir yanından herkesi hemen harekete geçmeye ve kalıcı bir ateşkes yoluyla bu katliamı sona erdirerek herkesi korumak için uluslararası hukukun var olduğunu göstermeleri için hükümetlere baskı yapmaya çağırıyoruz. İnsanlığı yeniden tesis etmek, herkesin haklarına dayalı bir geleceğin temellerini atmak, apartheid rejimine son vermek, mağdurlar için adalet ve tazminat sağlamak için bir ön koşuldur."
Arka Plan
Karşı oy kullanan ABD ve çekimser kalan Birleşik Krallık dışında, Güvenlik Konseyi'nin tüm üyeleri karar taslağının lehinde oy kullandı.
Basın Açıklamaları
- Küresel: FIFA 2034 Dünya Kupası adaylık sürecini durdurmalı ve 2030 için güvenilir bir insan hakları stratejisi talep etmeli
- COP29: Liderler adil iklim finansmanı sağlamayı ve fosil yakıtlardan tamamen uzaklaşmayı taahhüt etmeli
- Uluslararası Af Örgütü ABD Başkanlığına seçilen Trump’ın ikinci döneminde de insan haklarını savunacak
- Türkiye: ‘Etki ajanı’ yasası olarak bilinen yasa teklifi sivil topluma yönelik bir saldırıdır ve reddedilmelidir
- Türkiye: Osman Kavala haksız tutukluluğunun yedinci yıldönümünde, “gerçekten özgürlüğü teneffüs edebileceğime inanıyorum” diyor
- Uluslararası Af Örgütü, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ’ye (TUSAŞ) yönelik silahlı saldırıyı kınamaktadır
- Ortak Açıklama: Türk Ceza Kanununda değişiklik öngören ve sivil toplumu tehdit eden aşırı geniş ve muğlak yeni yasa teklifi reddedilmelidir
- Türkiye: Şebnem Korur Fincancı’ya yönelik yargının kötüye kullanılmasına dayalı kovuşturmalar sona ermeli