Türkiye hükümeti, kendisine İslam Devleti adını veren silahlı grubun Türkiye-Suriye sınırına doğru ilerlemesi sebebiyle gerçekleştirilen, 19 kişinin öldürüldüğü ve birçok kişinin de yaralandığı protestolar sonucu güneydoğu bölgesini saran şiddet olaylarını durdurmak için harekete geçmeli.

İslam Devleti’nin, Halk Savunma Güçleri'nin (YPG) kontrolünde olan Kobane'ye (Ayn El Arab - Arabın Gözü) saldırmasının ardından protesto eylemleri başladı. Kobane, Temmuz 2012’den bu yana Halk Savunma Güçleri'nin kontrolündeydi, Temmuz 2013’ten bu yana ise silahlı İslam Devleti’nin kuşatması ve saldırısı altındaydı. Eylül 2014’ten bu yana yeniden ve aralıksız bir şekilde saldırıya maruz kalıyordu.

YPG yanlısı protestocular, Türkiye hükümetini Kobane’deki Kürt halkın öldürülmesini engellemek ya da İslam Devleti’nin ilerlemesini durdurmak için hiçbir şey yapmamakla suçluyor.

Bölgede protestocular ile İslam Devleti’ne sempati beslediğini iddia ettikleri İslam kökenli gruplar arasındaki şiddetli çatışmalar sırasında en az 18 kişi vurularak ya da dövülerek öldürüldü.

Uluslararası Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Andrew Gardner, “Türkiye yetkililerinin gerginliği sonlandırmak için kararlı ama mutlaka insan haklarına saygı duyan kolluk faaliyetleriyle harekete geçmesi gerekiyor. 19 ölüm ile sayısız protestocunun yaralanması ile ilgili derhal bir soruşturma başlatılması çok önemli. Güvenlik güçlerinin kullanacağı her türlü güç, -özellikle gereklilik ve orantılılık ilkeleri açısından- kesinlikle uluslararası insan hakları standartlarıyla uyumlu olmalı” diye konuştu.

Muş'un Varto ilçesinde 25 yaşındaki Hakan Buksur, taş atan göstericilere yönelik gerçek mühimmat kullanılması sonucu hayatını kaybetti. Şehirde protestocular polise taş attı ve bazı kamu binaları ateşe verildi. 
Polise, ordu ve jandarma da katıldı. Yetkililer bölgede yeniden asayişi sağlamak gerekçesiyle sokağa çıkma yasağı ilan etti. Polis ile çatışmalar aynı zamanda Ankara, İstanbul ve İzmir'de de devam etti.

Geçen aydan bu yana Kobane'den 200.000 kadar Kürt mülteci, İslam Devleti'nin saldırılarının şehre yaklaşmasının ardından Türkiye'ye kaçtı. İslam Devleti ve YPG arasında silahlı çatışmaların gerçekleştiği Kobane bölgesinde 5.000 kadar sivilin kaldığı tahmin ediliyor.

Kobane'den ve çevre köylerden gelen mülteciler 25 Eylül'de sınırdaki bir Uluslararası Af Örgütü temsilcisine, İslam Devleti güçlerinin yaklaşması ile birlikte Kürt sivillerin öldürüldüğünü ve diğer hak ihlallerini anlattı.

Gardner, “Bu istikrarsız durumda, İslam Devleti’nin Kobane’den Türkiye’ye kaçış noktalarını keseceğine dair haberler çıkarken, sınırın Suriye’den gelen herkese açık tutulması gerek. Suriye’deki çatışmayla beraber, Türkiye’de de tansiyon oldukça yükselmiş durumda. Hükümetin atacağı her adım, şimdi çok daha fazla kişiyi etkileyecek. Durumu sakinleştirmek ve dün yaşanan kanlı çatışmalardaki ölümleri soruşturmak bölgeye biraz olsun istikrar kazandıracaktır" dedi.