Dünya Kadınlar Günü: Tüm dünya toplumsal cinsiyet adaletine yönelik artan saldırılara direnmeli
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, Dünya Kadınlar Günü öncesinde yayımladığı açıklamada şunları kaydetti:
“2025 Dünya Kadınlar Günü’nün önemi azımsanamaz. Bu artık toplumsal cinsiyet adaleti cephesinde yarım kalan işi tamamlamakla ilgili değil, kendimizi fiili gerilemeye ve haklarımıza yönelik artan saldırılara direnmeye hazırlamakla ilgili bir meseledir.
30 yıl önce 189 devlet Dördüncü Dünya Kadın Konferansı’nda bir araya gelerek, kadın haklarını güçlendirmek konusunda çığır açıcı bir proje olan ve binlerce aktivist tarafından desteklenen Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu’nu kabul etti. O tarihten bu yana kaydedilen önemli gelişmelere rağmen, dünya tüm vaatlerini eksiksiz olarak yerine getirmekte başarısız oldu. Tecavüz ve kadın cinayetinden üreme sağlığı haklarımıza yönelik baskı, kontrol ve saldırılara kadar, kadınlara ve kız çocuklara yönelik şiddet onların güvenliğini, mutluluğunu ve hatta varoluşunu çok çeşitli biçimlerde tehdit etmektedir.
Uzun yıllardır, utanmaz hak karşıtı hareketler, zamanı ataerkil tahakkümün norm olduğu bir çağa geri döndürmek için komplo kuruyorlar.
Agnès CallamardUluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri
Daha da önemlisi, artık geriye gidiyoruz. Başkan Trump ve diğer güçlü liderler tarafından kadınların ve cinsiyet çeşitliliğine sahip insanların haklarına ve bedensel özerkliğine karşı yürütülen agresif ataerkil saldırılar halihazırda sadece Birleşik Devletler’de değil, tüm dünyada yıkıcı sonuçlara yol açtı. ABD yönetimi, toplumsal cinsiyete dayalı, ırksal ve diğer ayrımcılık türleriyle mücadelede gösterilen yerel çabaları ortadan kaldırarak, trans kimliğinin tanınmasına son vererek ve kürtaj danışmanlığı ve yönlendirmelerine ayrılan uluslararası finansmanı sonlandırarak, yıllar içinde güçlüklerle elde edilmiş kazanımları utanç verici bir şekilde yok etmektedir.
Açıkça söyleyelim: Bu eğilimin kökleri Başkan Trump’ın yakın zamanda seçilmesinden daha derinlere uzanıyor. Uzun yıllardır, utanmaz hak karşıtı hareketler, zamanı ataerkil tahakkümün norm olduğu bir çağa geri döndürmek için komplo kuruyorlar. Kadınların, kız çocukların ve LGBTİ+’ların hakları dünyanın dört bir yanında saldırıya uğrarken yaklaşan bu fırtına karşısında kayıtsız kalamayız.
Herkesi cinsel sağlık ve üreme sağlığı haklarına saygı göstermeye ve geriye dönük adımları engellemeye çağırıyoruz.
Agnès CallamardUluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri
Uluslararası Af Örgütü, evrensel değerlere ve kurallara dayalı uluslararası düzene inanan devletleri ve devlet dışı aktörleri, kadın haklarına yönelik bu hız kazanan ve geniş kaynaklardan beslenen saldırıya direnmeye çağırmaktadır. Onlara toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı kadınlara, kız çocuklara, LGBTİ+’lara ve diğer ötekileştirilen gruplara yönelik korumaları güçlendirme çağrısı yapıyoruz. Tüm kadın insan hakları savunucularının, cinsel sağlık ve üreme sağlığı hakları mücadelesinin ön saflarında yer alan herkesin hayati önem taşıyan çalışmalarını anlamaya ve desteklemeye, hak savunucularını korumak ve güçlendirmek adına somut tedbirleri hayata geçirmeye davet ediyoruz.
Herkesi cinsel sağlık ve üreme sağlığı haklarına saygı göstermeye ve geriye dönük adımları engellemeye çağırıyoruz. Buna, insanları bu haklarını kullandıkları için suçlu sayan veya cezalandıran yasaların kaldırılması ve kürtaja evrensel erişimin suç olmaktan tamamen çıkarılması, sağlanması ve finanse edilmesi de dahildir.”
Tarih boyunca bizi engellemeye, bölmeye ve zayıflatmaya çalışan sayısız girişimle karşılaştığımız halde feminist, LGBTİ+ ve taban örgütleri olarak ilerlemeye devam ediyoruz.
Agnès CallamardUluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri
“Son olarak, Uluslararası Af Örgütü, Dünya Kadınlar Günü’nde devletleri, toplumsal cinsiyete dayalı apartheid’ı uluslararası hukuk uyarınca insanlığa karşı işlenen bir suç olarak kabul etmeye çağırmaktadır. Böyle bir adım, küresel yasal çerçevedeki önemli bir eksikliği giderecek ve her nerede meydana gelirse gelsin toplumsal cinsiyete dayalı kurumsallaşmış ve sistematik baskı ve tahakküme karşı mücadeleye destek olacaktır” diyen Callamard, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Tarih boyunca bizi engellemeye, bölmeye ve zayıflatmaya çalışan sayısız girişimle karşılaştığımız halde feminist, LGBTİ+ ve taban örgütleri olarak ilerlemeye devam ediyoruz. Çakıllı bir yolda yürüyor olabiliriz ancak kadınların, kız çocukların ve cinsiyet çeşitliliğine sahip insanların ayrımcılık veya misilleme kaygısı olmadan tüm insan haklarından özgürce yararlandığı bir dünya için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz.”
Agnès Callamard, Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadın hakları ve toplumsal cinsiyet adaleti konusunda röportaj vermeye hazırdır.
Konu hakkında daha fazla bilgi için:
Küresel: Toplumsal cinsiyet temelli apartheid uluslararası hukuk kapsamında suç kabul edilmeli (Basın Açıklaması, 17 Haziran 2024).
Basın Açıklamaları
- Türkiye: Yetkililer, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde barışçıl protesto hakkını korumalı
- Lübnan: İsrail’in sağlık merkezlerine, ambulanslara ve sağlık ekiplerine yönelik saldırıları savaş suçu olarak soruşturulmalı
- Türkiye: İnsan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu’na yönelik temelsiz suçlamalar düşürülmeli
- Rusya/Ukrayna: Rusya esareti altındaki Ukraynalılara yönelik kötü muamele savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamındadır
- Türkiye: Taner Kılıç sekiz yıllık haksızlığın ardından hak savunucularına yönelik yeni bir baskı ortamında beraat etti
- Ukrayna/Rusya: Rusya’nın geniş çaplı işgalinin üçüncü yıldönümünde savaştan etkilenenler için adaletin sağlanması küresel bir öncelik olmalı
- Türkiye: Şebnem Korur Fincancı hakkında verilen beraat kararı tamamen temelsiz kovuşturmanın gerçekliğini ortaya koyuyor