Aktivist Mihail Iosileviç, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü kullandığı için hedef alınıyor
Rusya'da sivil toplum aktivisti Mihail Iosileviç’in yargılandığı dava başladı
Sivil toplum aktivisti Mihail Iosileviç’in davası, 29 Aralık’ta Rusya’nın batısındaki Nijniy Novgorod şehrinde başladı. Iosileviç, keyfi bir şekilde, “istenmeyen” bir örgütle işbirliği yapmak, davadaki “tanığı” tehdit etmek ve yetkilileri ikinci ülke vatandaşlığı hakkında bilgilendirmemekle suçlanıyor. İfade ve örgütlenme haklarını barışçıl biçimde kullandığı için hedef alınıyor. Suçlamalar düşürülmeli ve Iosileviç zulme maruz kalma endişesi taşımaksızın barışçıl aktivizmine devam edebilmelidir.
Ek Bilgi
Rusya yetkililerinin ifade ve örgütlenme özgürlüğüne yönelik süregelen baskılarının bir parçası olarak çok sayıda yasada değişiklikler yapan “istenmeyen örgütler” yasası Mayıs 2015’te çıkarıldı. Yetkililer, tüm yabancı sivil toplum örgütlerini keyfi bir şekilde ülkenin “anayasal düzenine, savunma potansiyeline veya devlet güvenliğine” tehdit oluşturdukları gerekçesiyle “istenmeyen” örgüt olarak sınıflandırabiliyor. “İstenmeyen” bir örgütün Rusya’daki tüm faaliyetlerini acilen durdurması gerekiyor ve böyle bir örgütle her türlü işbirliği veya ilişki suç sayılıyor. Yakın bir zamana kadar kişiler bir yıl içinde İdari Kabahatler Kanunu Madde 20/33 kapsamında iki kez ceza almalarının ardından Ceza Kanunu Madde 284/1 uyarınca “istenmeyen” bir örgütle işbirliği suçundan yargılanabiliyordu. Haziran ve Temmuz 2021’de Devlet Başkanı Putin, “istenmeyen” örgütlerle işbirliği suçlamasıyla idari soruşturmalar ve kovuşturmalar açılmasının ve daha sert cezalar uygulanmasının zeminini genişleten yasa tekliflerini onayladı. Değişiklik yapılan yasalar uyarınca, tek bir idari cezanın ardından kovuşturma açılabiliyor. “İstenmeyen” bir örgütün etkinliklerine “katılmak” için öngörülen azami ceza dört yıl hapis cezasına indirilmiş olsa da bu etkinlikleri “düzenleyenler” için hâlâ altı yıla kadar hapis cezası verilebiliyor. Yasa, Rusya’da, büyük bir kısmı sivil topluma fon ve diğer türde destek sağlayanlar olmak üzere çok sayıda yabancı sivil toplum örgütünü keyfi şekilde yasaklamak için kullanıldı. Mevcut durumda, “istenmeyen örgütler” listesinde 18’i 2021’de eklenen 49 örgüt yer alıyor.
Başsavcılık, 26 Nisan 2017’de (her ikisi de Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sürgündeki muhalifi Mihail Hodorkovski tarafından kurulan) Birleşik Krallık kayıtlı Otkrytaya Rossia (Açık Rusya) ve Açık Rusya Sivil Hareketi’ni “istenmeyen” örgüt ilan etti. Oysa aynı ismi taşıyan Rusya merkezli Otkrytaya Rossia hareketi ne kayıtlı ne de yabancı bir “örgüt”tü. Buna rağmen, Otkrytaya Rossia ile bağlantılı kişiler Rusya yetkilileri tarafından yasaklı örgüt üyesi olarak görüldü ve haklarında soruşturma açıldı. Onlarca aktiviste İdari Kabahatler Kanunu kapsamında para cezası verildi. Şimdiye kadar üç kişi “istenmeyen” bir örgütle işbirliği iddiasıyla suçlu bulundu. Şubat 2020’de Yekaterinburg’da (Urallar) bir mahkeme, Otkrytaya Rossia’nın eski koordinatörü Maksim Vernikov’a 300 saat sosyal hizmet cezası verdi. Ekim 2020’de Krasnodar’da (Güney Rusya) bir mahkeme, Otkrytaya Rossia’nın geçmişte koordinatörlüğünü yapan aktivist Yana Antonova’yı 240 saat sosyal hizmetle cezalandırdı. Son olarak, 18 Şubat 2021’de, Rostov-na-Danu’da (Güney Rusya) bir mahkeme, yine Otkrytaya Rossia’nın eski koordinatörü ve bu yasa kapsamında hakkında kovuşturma açılan ilk kişi olan Anastasia Şevşenko’yu dört yıl hapis cezasına mahkum etti ve dört yıl denetimli serbestlikle cezayı erteledi. Otkrytaya Rossia hareketi, aktivistleri hakkında daha fazla soruşturma açılmaması için Mayıs 2021’de kendini feshettiğini açıkladı. Yine de bu açıklamadan sonraki birkaç gün içinde hareketin eski lideri Andrey Pivovarov gözaltına alındı ve “istenmeyen bir örgütün etkinliklerini gerçekleştirmek” (Rusya Ceza Kanunu Madde 284/1) ile suçlandı.
Mihail Iosileviç sivil toplum aktivisti, siyasi aktivist ve Pastafaryanların (Uçan Spagetti Canavarı Kilisesi mensupları) yerel lideridir. Iosileviç yolsuzluğa karşı düzenlenen bir yürüyüş, ifade özgürlüğü kısıtlamalarını protesto etmek için absürt sloganlarla düzenlenen “Monstration” adlı yürüyüş ve diğer etkinliklerin de aralarında bulunduğu çok sayıda yerel etkinliği düzenledi ve bunlara katıldı. Yerel Pastafaryan Kilisesi’ni içinde barındıran kafesinin mekanlarını, Otrkytaya Rossia hareketini de kapsayan muhalif aktivistlerin katıldığı Free People (Özgür Halk) adlı sivil inisiyatif tarafından düzenlenen bir etkinlik için tahsis ettiği gerekçesiyle Temmuz 2019 ve Haziran 2020’de olmak üzere iki kez Rusya İdari Kabahatler Kanunu Madde 20/33 (“istenmeyen bir örgütün etkinliklerini gerçekleştirmek”) uyarınca para cezasına mahkum edildi. 29 Ekim 2020’de hakkında bir kovuşturma açıldı. Mihail Iosileviç, 2-9 Eylül 2020 tarihleri arasında kafesini seçim gözlemcilerinin eğitimi için Otkrytaya Rossia hareketiyle bağlantılı muhalif bir gruba tahsis etmekle suçlanıyor. 1 Ekim’de, kolluk görevlileri Iosileviç’in evinde, kafesinde ve diğer beş Nijniy Novgorodlu aktivistin evlerinde arama yaptı. Koza Press adlı haber sitesinin yayın yönetmeni, önde gelen bağımsız gazeteci Irina Slavina’da bu kişiler arasındaydı. Slavina, aramanın ertesi günü İçişleri Bakanlığı binasının önünde kendini yakarak intihar etti. Facebook sayfasında “Ölümümden Rusya Federasyonu sorumludur” şeklinde bir paylaşımda bulunmuştu. Yetkililer Slavina’yı aylarca süren bir yargılama ve para cezasıyla hedef almıştı.
Ocak 2021’de, ikinci ülke (İsrail) vatandaşlığını Rusya yetkililerine beyan etmediği iddiasıyla Mihail Iosileviç hakkında ikinci bir kovuşturma açıldı. Iosileviç, yasaların öngördüğü şekilde yetkilileri gerektiği gibi bilgilendirdiğini belirtiyor. 30 Ocak 2021’de Nijniy Novgorod Moskova Bölge Mahkemesi, Iosileviç’in davadaki tanığı tehdit ettiği iddialarıyla bağlantılı olarak tutuklanması gerektiğine hükmetti. Aktivist, 17 Ağustos’ta cezaevinden tahliye edildi. Nisan 2021’de, ses kaydındaki sesin Mihail Iosileviç’e ait olmadığını doğrulayan bilirkişi raporlarına rağmen tehditlerle bağlantılı olarak Iosileviç hakkında Ceza Kanunu Madde 119/2 kapsamında üçüncü dava açıldı.
Acil Eylem
- İnsan Hakları Savunucusu Nimet Tanrıkulu Tutuklandı
- Eritreliler Zorla Geri Gönderilme Riski Altında
- Gezi Davası düşünce mahkumları serbest bırakılmalı!
- Galatasaray Meydanı tamamen açılsın
- İsrail ve Filistin’de Tüm Taraflar Ateşkes İlan Etmeli
- İran’da milyonlarca kız çocuğu zehirlenme tehlikesi altında
- İran’daki protestocular infaz riski altında
- Tehlike altındaki iki Gazzeli kadın korunmalı